Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerine yeni konut inşa etme planlarının “Filistin topraklarının büyük bölümünün ilhakı olarak değerlendirilebileceğini” söyledi.
Zakharova, başkent Moskova’da video konferans yoluyla düzenlediği haftalık basın toplantısında, güncel konularla ilgili açıklamalarda bulundu.
Filistin meselesine değinen Zakharova, İsrail’in işgal altındaki Batı Şeria’da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim birimlerine yeni konut inşa etme planlarını değerlendirdi.
İsrail’in yerleşim faaliyetlerinin yasa dışı olduğu yönünde pozisyon sergilediklerini vurgulayan Zakharova, şunları kaydetti:
“Bu tür tek taraflı eylemler, Birleşmiş Milletler (BM) kararları çerçevesinde hayatta kalabilen ve coğrafi olarak bölünmez Filistin devletinin oluşturulması ile ilgili şansları ve uluslararası toplumun, Filistin ile İsrail arasında siyasi diyaloğun en kısa zamanda yeniden başlatılması için koşulların yaratılması yönündeki çabaları baltalıyor.”
Zakharova, “İsrail hükümetinin, Ürdün Nehri vadisindeki İsrail vatandaşı sayısını 2026’ya kadar iki katına çıkarma yönündeki planları, işgal altındaki Filistin topraklarının büyük bölümünün ilhakı olarak değerlendirilebilir.” şeklinde konuştu.
Maria Zakharova, tüm taraflara bölgede gerilimi arttıracak adımlardan kaçınma çağrısında bulundu.
Afganistan’daki tüm etnik, siyasi güçleri, savaş söyleminden vazgeçmeye çağırıyoruz
Afganistan’daki durumu değerlendiren Zakharova, eski Belh Valisi Ata Muhammed Nur ile Dava Partisi Başkanı Abdul Rasul Sayyaf’ın Ulusal Direniş Yüksek Konseyi’nin kurulduğuna dair bildiri yayımladıklarını anımsattı.
Bu bildirinin eski Cumhurbaşkanı Yardımcısı Mareşal Raşid Dostum, eski Parlamento Başkanı Muhammed Yunus Kanuni ile eski Belh Valisi Ata Muhammed Nur tarafından hazırlandığına dikkati çeken Zakharova, söz konusu şahısların Afganistan dışında bulunduğunu ifade etti.
Zakharova, “Afganistan’daki tüm etnik siyasi güçleri savaş söyleminden vazgeçmeye ve ulusal uzlaşı sürecinin tamamlanması için mümkün olan her türlü girişimde bulunmaya çağırıyoruz.” dedi.
Ülkedeki sosyoekonomik durumun “zor” olduğunu belirten Zakharova, başkent Kabil’de devlet rezervlerinin üzerindeki engellerin kaldırılması için protesto düzenlendiğine dikkati çekti.
Zakharova, söz konusu protestodaki taleplerin uluslararası toplum tarafından dikkate alınacağı umudunu paylaştı.
ABD, Almanya ve Fransa’ya “Ukrayna’ya silah göndermeyin” çağrısı
Zakharova, Ukrayna‘nın güneydoğusundaki duruma ilişkin, Batı ülkelerinin Ukrayna’ya silah sevkiyatını sürdürdüğüne dikkati çekti.
Zakharova, “Öncelikle Washington ve Normandiya Formatı tarafı olan Berlin ve Paris’i Ukrayna’nın askerileştirilmesini teşvik etmekten vazgeçmeye ve Kiev’in Donbas’ta siyasi ve diplomatik yöntemlerle kalıcı barışın sağlanacağı yola dönmesini sağlamak için kendi etkisini kullanmaya çağırıyoruz.” şeklinde konuştu.
Donbas’taki durumdan endişe duyduklarını dile getiren Zakharova, Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin “bilinçli” şekilde bölgedeki ateşkes sürecini bozduklarını savundu.
Zakharova, bu meselenin barış yoluyla çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, “Ukrayna’nın güneydoğusundaki meselenin askeri çözümü yok.” ifadelerini kullandı.
