Univer Capital yatırım danışmanlık şirketinin sermaye piyasası departmanı yönetici müdürü Artem Tuzov, Rus ekonomisi için şu anda en faydalı seçeneğin Sovyet döneminde olduğu gibi dalgalı döviz kuru yerine sabit döviz kuruna geçmek olacağını belirtti.
Tuzov, şu anda ihracatçıların ülkedeki döviz kazancının yüzde 80’ini sürekli olarak sattığını hatırlatarak, aynı zamanda Batılı ülkelerle yapılan sözleşmelerin bir kısmının kopması nedeniyle ithalatçıların döviz talebinin de azalmakta olduğunu vurguladı.
Aynı zamanda Avrupa’daki gaz tüketicileri arasında doğalgaz sevkiyatlarında ruble olarak ödeme yapanlardan ek Euro geldiğini de sözlerine ekleyen uzman, “Sonuç olarak döviz piyasalarında arz talebi aşıyor. Örneğin dış borçlar ödeme tarihindeki döviz kuru üzerinden ruble olarak ödendiğinden, düşük dolar kuru artık Maliye Bakanlığı’nın yararına. Yani bu oran ne kadar düşükse o kadar iyidir” şeklinde konuştu.
Ukrayna’daki askeri operasyon sonrası mart ayında devalüasyona uğrayan Rus rublesinin yabancı para birimlerine karşı keskin şekilde güçlendiği son günlerde, yabacı para birimlerindeki düşüşün fiyatlara yansıyabileceği konuşuluyor.
CMS Enstitüsü Ekonomik ve Mali Araştırmalar Departmanı uzmanı Nikolay Pereslavsky, rubledeki yükseliş sonrası bazı sektörlerdeki ürün ve hizmet fiyatlarında şimdiden bir düşüş gözlemlenebileceğini belirtirken, ancak fiyatların henüz mart ayı başında oluşan fiyat farkıyla kıyaslanabileceğini söyledi.
Dövizdeki düşüş sonrası fiyat indirimlerinin her şeyden önce akıllı telefon ve elektronik ürünlerde yüzde 20 ila 30 oranlarında kaydedilebileceğini söyleyen Preslavsky, “Gıda fiyatları yavaş yavaş normale dönüyor ancak bu daha çok devlete bağlı Federal Anti-Tekel Servisi (FAS) sayesinde gerçekleşti. Çünkü Rusya’da yerli hammaddelerle üretilen ürünlerin fiyatları, belirli üreticilerin anlaşması olmadıkça iki yada üç kat artamaz. Bu durumu şeker üreticilerinin ürün fiyatlarındaki gizli anlaşmalarında gördük” diye konuştu.