Rusya’da parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi Başkan Yardımcısı Konstantin Kosaçev, Karadeniz Tahıl Girişimi anlaşmasının uygulanmasına ilişkin birçok sorunun biriktiğini vurgularken, herhangi bir gıda anlaşmasının Batı’nın katılımı olmadan gerçekleşmesi gerektiğini söyledi.

Kişisel Telegram kanalından açıklamalarda bulunan Kosaçev, Sivastopol’de İngiliz askeri uzmanların katılımıyla Rusya’nın Karadeniz Filosu gemilerine saldırı gerçekleştirildiğini hatırlatırken, tahıl koridorunun güvenliğini sağlamakla görevli gemilere yönelik gerçekleştirilen terör saldırısının herhangi bir gıda anlaşmasının Batı ülkelerinin katılımı olmadan yapılması gerektiğini gösterdiğini vurguladı.

Kosaçev, açıklamasında, “Herhangi bir gıda anlaşması, arabulucuk da dahil olmak üzere spekülasyona ilgi duyan Batı ülkelerinin katılımı olmadan, gerçekten ihtiyacı olan ülkelere tedarik üzerinde etkili bir uluslararası kontrolü içeren koşullarla yapılmalı” ifadelerini kullandı.

Kiev rejimi ile hamilerinin büyük bir gürültüyle Rusya’nın tahıl ve gıda tedariklerinin güvenliğini sağlayan gemilere yapılan saldırıları kınamak yerine Karadeniz Tahıl Girişimi anlaşmasını askıya almasını kınamayı tercih ettiğine dikkat çeken Federasyon Konseyi Başkan Yardımcısı, “Gıda tedariklerindeki tüm engelleri kaldırmaya odaklanmak yerine Batı ile Rusya arasındaki savaşın dünyaya maliyetini artıracak eylemlere girişiyorlar” dedi.

Kosaçev, tahıl anlaşmasında terör saldırısı olmadan da birçok sorunun biriktiğini hatırlatırken, Ukrayna’dan ihraç edilen tahılın neredeyse tamamının gelişmekte olan ve en yoksul ülkelere değil, AB ülkelerine gönderildiğini, 87 gemiden sadece iki tanesinin BM Gıda Programı kapsamında yoksul ülkelere gittiğini hatırlattı.

“2021’de Batı ülkelerinin Ukrayna’nın tahıl ihracatındaki payı sadece yüzde 28’ini oluştururken, 2022’de Batı ülkelerinin payı yüzde 81’e yükseldi” diyen Kosaçev, Karadeniz Tahıl Girişimi’nin uygulanması sırasında 70’den fazla geminin gözaltına alındığını ​​ve bazı gemilere de koridorda seyir kurallarının ihlali ve kaçakçılık girişimleri nedeniyle izin verilmediğini kaydetti.

Kosaçev, Kırım Köprüsü’ne yapılan terör saldırısında koridor üzerinden gerçekleşen kaçakçılığın rolünğn de henüz tam olarak netleşmediğine değinirken konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Aynı zamanda İstanbul’da da yapay olarak 100’den fazla gemiden oluşan devasa bir gemi trafiği yaratıldı. Uzmanlarımız daha hızlı çalışsın ve kontrol seviyesini zayıflatsın diye. Ayrıca, gıda anlaşmasının bir parçası olarak Rus gübresi ve tahıl ihracatının önündeki engellerin kaldırılmasına ilişkin mutabakatın uygulanmadığını da görüyoruz. Ukrayna tahılına ilişkin anlaşmanın ise oldukça açık bir şekilde uygulandığına dikkat çekiyoruz. Fakat İstanbul’daki anlaşma iki şarttan oluşuyordu. Batı kasıtlı olarak Rus tarafını engelliyor.”

Rusya Dışişleri Bakanlığı, bir gün önce yaptığı açıklamada anlaşmanın süresiz olarak askıya alındığını açıkladı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan konu ile ilgili yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi;

“29 Ekim’de Ukrayna silahlı kuvvetleri, insani bir koridor kisvesi altında, Ukrayna tarım ürünlerini ihraç etmek için oluşturulan Karadeniz Girişimi’nin bir parçası olarak oluşturulan Rus Karadeniz Filosunun gemilerine ve Sivastopol’daki deniz üssünde altyapıya yönelik insansız hava araçları ile büyük hava ve deniz saldırıları düzenledi.

İngiliz uzmanlar tarafından yönetilen Ukrayna silahlı kuvvetlerinin, insani koridorun işleyişini sağlayan Rus gemilerine yönelik eylemleriyle bağlantılı olarak (terör saldırısından başka bir şekilde nitelendirilemez), Rus tarafı “Karadeniz Girişimi”ne katılan sivil kuru yük gemilerinin güvenliğini garanti edememekte ve uygulamasını bugünden itibaren süresiz olarak askıya almaktadır. İstanbul’da Ukrayna gıdasının taşınmasını kontrol eden Ortak Koordinasyon Merkezi’nde Rus temsilcilere gerekli talimat verildi.

Küresel gıda krizinin çözümü için Türkiye’nin koordinasyonunda yürütülen Karadeniz Tahıl Girişimi, 22 Temmuz’da İstanbul’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayesinde Ukrayna, Rusya, Türkiye ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında imzalanmıştı.

Rus yetkililerin Ukrayna’dan yapılan tahıl sevkiyatlarının yoksul ülkelere gitmediği ve Rus tahıl ürünlerinin ihracatının gerçekleşmediği yönündeki açıklamaları, 120 gün süreli anlaşmanın geleceğini tartışmalı hale getirmişti.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 16 Ekim’deki basın toplantısında, tahıl koridoruna yönelik atılan imza sonrasında yaklaşık üç ayın geride kaldığını ifade ederek “Bu üç aylık süre içinde toplam 345 gemi Ukrayna limanlarından 7 milyon 700 bin ton tahılın sevkiyatını gerçekleştirdi.” ifadesini kullanmıştı.