Dış politikaya odaklı ABD’li Foreign Policy dergisi, Rus petrolü için Batı tarafından belirlenen tavan fiyat uygulamasının Moskova’nın gelirlerini azaltmayacağını, öte yandan bu uygulamanın enerji sıkıntısı giderek daha karmaşık hal alan Avrupa’yı vuracağını yazdı.
Batı ülkeleri tarafından Rus petrolünde 60 dolar olarak belirlenen tavan fiyatın Rusya’nın gelirlerini önemli ölçüde etkileyecek kadar cesur olmadığına dikkat çekilen yazıda, son yıllarda Rus ham petrolünün zaten ortalama 60 dolar civarında bir fiyattan satıldığı kaydedildi.
Makalede, aynı zamanda kısıtlamaların yürürlüğe girmesinden sadece üç gün sonra Brent petrolünün varil fiyatının 76 dolara düştüğüne dikkat çekilirken, “Ancak Batı, Rusya’ya zarar verme arzusuna rağmen petrolde tavan fiyat getirilmesinin küresel piyasada enerji kaynaklarının maliyetini yükselteceğinden korkuyor” denildi.
Avrupa’nın ise yaşadığı enerji krizinde daha da zor durumda kaldığına vurgu yapan uzmanlar, Batı’nın bu tür endişelerini haklı olarak nitelendirirken, küresel piyasaya aynı miktarda Rus petrolü arz edildiğinde Rusya’nın gelirlerinde herhangi bir azalma beklenmediği de gözlemlendi.
Foreign Policy uzmanları, ocak ayında Avrupa Birliği’nin (AB) tavan fiyatı yeniden gözden geçirmeyi planladığını da hatırlatırken, özellikle Polonya’nın sınırın varil başına 30 dolara indirilmesinde ısrar ettiğini, hammadde taşımacılığından para kazanan ve birçok petrol tanker filosuna sahip olan Yunanistan, Kıbrıs ve Malta’nın ise böyle bir tedbire karşı çıktığını vurguladı.