Avrupa güvenliğinin geleceğine dönük önemli mesajların verileceği 59. Münih Güvenlik Konferansı (MSC 2023) bugün Ukrayna önceliğiyle başlıyor.
Savunma ve güvenlik alanında dünyanın önemli platformlarından olan konferans, kıtada İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana binlerce insanın öldüğü ve milyonları göçe zorlayan Rusya-Ukrayna savaşı sürerken ve Pekin ile Washington arasında artan gerilimin ortasında yapılacak.
Geçen yılki konferans, COVID-19 kısıtlamaları nedeniyle daha küçük ölçekte ve Rusya-Ukrayna savaşı başlamadan birkaç gün önce Moskova’nın katılımı olmadan gerçekleştirilmişti.
Söz konusu konferans sırasında Rus birlikleri Ukrayna sınırlarına yığılırken, Batılı liderler Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Ukrayna’yı işgal etmemeye çağırmıştı. Batılı liderler, Moskova’yı bunu yaparsa “korkunç” sonuçları olacağı konusunda uyarmıştı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ise davetli olduğu konferansa katılmamayı tercih etmişti.
Bu yılki konferansta, Rusya-Ukrayna savaşı, Batı ile Çin arasındaki ilişkiler, enerji arzı ve güvenliği, gıda güvenliği, NATO ittifakının genişletilmesi, çip tedarik zinciri, savunma harcamaları, iklim krizleri, teknoloji konusunda düzenlemeler ve siber güvenliğin masaya yatırılması bekleniyor.
Konferansın ayrıca Avrupa’nın kendi askeri kapasitesini ne kadar geliştirmesi ve Avrupa’nın güvenliği için ABD’ye ne kadar güvenmesi gerektiği gibi sorular üzerinde uzun yıllar devam eden tartışmaları yeniden ivmelendirmesi bekleniyor.
Bu yıl 59’uncusu düzenlenecek ve 19 Şubat’a kadar sürecek konferans, Münih’teki Bayerischer Hof Oteli’nde yapılacak.
Siyaset, ekonomi, askeri, diplomasi ve istihbarat alanlarının üst düzey temsilcilerini buluşturan konferansa bu yıl 40’dan fazla hükümet ve devlet başkanı ile yaklaşık 100 dışişleri ve savunma bakanının katılması bekleniyor.
Aralarında küresel düzeyde faaliyet gösteren şirketlerin üst düzey yöneticileri, akademisyenler ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu 400’ün üzerinde davetli de konferansın katılımcıları arasında yer alıyor.
Konferansta dünyanın değişik bölgelerindeki krizler, savunma ve dış politika konuları da ele alınacak.
Batılı liderlerin yoğun ilgi gösterdiği 3 günlük konferans, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’in video konferansla yapacağı hitabın ardından Almanya Başbakanı Olaf Scholz’un açılış konuşmasıyla başlayacak.
Konferans kapsamında Japonya Dışişleri Bakanı Yoshimasa Hayashi’nin daveti üzerine G7 Dışişleri Bakanları Ukrayna’ya verdikleri desteği yeniden teyit etme hedefiyle bir araya gelecek.
Konferansa aralarında ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, NATO Genel Sekteri Jens Stoltenberg, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen dahil olmak üzere 40’tan fazla devlet ve hükümet başkanı ile yaklaşık 100 dışişleri ve savunma bakanı katılacak.
Çin’i ise Çin Komünist Partisi (ÇKP) Merkezi Dış İlişkiler Komisyonu Direktörü Vang Yi konferansta temsil edecek.
Konferansa Rusya ve İran’dan yetkililerin davet edilmemesi ve ABD’den geniş katılım olması dikkati çekiyor.
Kamala Harris liderliğindeki ABD delegasyonu, yaklaşık 60 senatör ve Temsilciler Meclisi üyesinden oluşuyor.
Rus uzmanlar, Avrupa’nın güvenlik stratejilerinin Rusya’sız oluşturulamayacağına vurgu yaparken, Rusya’nın davet edilmemesinin yalnızca politik olduğunu, konferansın da Rusya olmadan bir şey ifade etmediğini söylüyor.
Geniş güvenlik önlemleri
Konferans nedeniyle Bayerischer Hof Oteli çevresinde geniş güvenlik önlemleri alınacak.
Etkinliğin güvenliğini sağlamak için yaklaşık 4 bin 500 polis görev yapacak. 300 federal polis güvenliğe destek verecek. Otel çevresindeki yollar trafiğe kapatılacak.
Münih kent merkezinde bugün NATO karşıtları ve sol grupların gösteri yapması bekleniyor. Gösteriler, otel etrafındaki güvenlik çemberinin dışında düzenlenecek.
Konferansın geçmişi
Münih’te ilk defa 1963’te “Uluslararası Askeri Bilimler Buluşması” adıyla düzenlenen konferans, o dönemde daha çok Almanya, ABD ve NATO üyelerinden katılım olduğu için “Transatlantik Aile Buluşması” olarak adlandırılıyordu.
1994’ten sonra “Güvenlik Politikaları İçin Münih Konferansı” adıyla yapılan buluşma, 2008’de “Münih Güvenlik Konferansı” ismini aldı. İlk yıllarda 60 katılımcı ile sınırlı tutulan konferans, 1999’dan sonra Avrupa’nın doğusundaki ülkelerden Hindistan, Japonya ve Çin’den katılımcılara da açıldı.
Konferans, 1991’de Körfez Savaşı ve 1997’de konferansın başkanlığındaki değişim hariç her yıl düzenli olarak gerçekleştirildi.