Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna, Ukrayna’nın egemenliği ve toprak bütünlüğüne saygı konusunda Rusya’yı ikna etmekte Çin’in önemli rol oynayabileceğini söyledi.
Fransa Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Colonna, Fransa’yı ziyaret eden Çinli mevkidaşı Çin Gang ile dün Paris’te görüştü.
Colonna, görüşmede, Birleşmiş Milletler (BM) Şartı’na ve özellikle Ukrayna’nın egemenliği ile toprak bütünlüğüne saygı göstermeye Moskova yönetimini ikna etmede Çin’in önemli rolü olduğunu vurguladı.
Fransız Bakan ayrıca Çin’e, İran ve Kuzey Kore’yi nükleer programları konusunda uluslararası zorunluluklara uymaya teşvik ederek, nükleer silahlanma krizlerini aşmak için çaba göstermesi çağrısında bulundu.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un 5-7 Nisan’da Çin ziyaretinin ardından gelen görüşmede bakanlar, iki ülke arasında özellikle iş dünyası, öğrenciler ve turistler başta olmak üzere insan hareketliliğinin engelsiz şekilde yeniden başlaması için gerekli koşulların oluşturulması konusunda mutabakata vardı.
Görüşmede taraflar, iki ülke arasındaki kültürel işbirliğinin yanı sıra biyoçeşitlilik, iklim, kalkınma finansmanı gibi küresel meselelerdeki işbirliklerine ilişkin takvimi masaya yatırdı.
İki bakan ülkeleri arasında daha güçlü ve dengeli ekonomik ilişkinin geliştirilmesi konusunda mutabık kalırken, Çin Gang, ülkesinin Paris’te 22-23 Haziran’da düzenlenecek Yeni Küresel Mali Pakt Zirvesi’ne üst düzeyde katılım göstereceğini ifade etti.
Çin’den Avrupa’nın “stratejik özerkliğine” destek
Çin Dışişleri Bakanlığının görüşmeye ilişkin açıklamasına göre, Bakan Çin Gang, ülkesinin Ukrayna krizinde siyasi çözüme bağlı olduğunu, bu doğrultuda tüm taraflarla iletişim halinde çözüm için etkin rol oynamayı sürdüreceğini vurguladı.
Çin’in Avrupa’yı “kapsamlı stratejik ortak” olarak gördüğünü, Avrupa’nın stratejik özerkliğini güçlendirmesini ve uluslararası alanda etkin rol üstlenmesini desteklediğini dile getiren Çin Gang, “Çin-Avrupa ilişkileri ne üçüncü bir tarafı hedef almalı ne de üçüncü bir tarafın boyunduruğunda ve kontrolünde olmalı.” ifadesini kullandı.
Çin Gang, iki ülkenin uluslararası ilişkiler alanında işbirliğini güçlendirerek küresel sorunların çözümü için birlikte çalışması gerektiğinin altını çizdi.
Çin Gang ziyaretinde, Colonna’nın yanı sıra Fransa Cumhurbaşkanı’nın Diplomatik Danışmanı Büyükelçi Emmanuel Bonne ile de görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede taraflar Çin-Fransa ilişkileri, Ukrayna krizi ve diğer konuları ele aldı.
Üç ülkeyi kapsayan Avrupa turunda Almanya’nın ardından Fransa’yı ziyaret eden Çin Gang, Norveç’te temaslarda bulunduktan sonra yarın ülkesine dönecek.
Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile nisan başında Pekin’e yaptığı ziyaret, Avrupa’da Çin’e yaklaşım konusundaki farkları gözler önüne sermişti.
Fransız lider, ziyaretinde yaptığı değerlendirmelerde, Avrupa ülkelerinin, ABD ile Çin arasındaki jeopolitik rekabette “ABD’nin vasalı” olmaması gerektiğini vurgulayarak, Avrupa’nın “stratejik özerkliğini” koruması gerektiğini savunmuştu.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ise Çin ile ekonomik ilişkilerde “risklerin giderilmesi” gereğine işaret ederek, Çin’in Tayvan sorunundaki tutumuna yönelik eleştirileri ve Ukrayna krizinin çözümündeki rolüne dair beklentilerini dile getirmişti.
Çin’den Almanya’ya, ekonomik bağları koparmanın “Çin’i kaybetmeye” yol açacağı uyarısı
Çin Gang, üç ülkeyi kapsayan Avrupa turunun ilk durağında dün Berlin’de Alman mevkidaşı Annalena Baerbock ile görüşmede, ideolojik cepheleşmeden ve ekonomik bağları koparmaktan kaçınarak “yeni bir soğuk savaşa” karşı çıkılması gerektiğini belirtmişti.
Almanya ve Çin’in küresel etkiye sahip iki büyük ülke olarak cepheleşme yerine işbirliğini tercih etmesi gerektiğini ifade eden Çin Gang, “Tedarik zincirlerini kesmekten, ekonomik bağları koparmaktan kaçınmalı, yeni bir soğuk savaşa birlikte karşı çıkmalıyız.” dedi.
ABD’yi, adını anmadan, ideolojik cepheleşme ve ekonomik istikrarsızlık yaratmakla suçlayan Çin Gang, Avrupa için asıl riskin, “belirli bir ülkenin” tek taraflı yaptırımlarla dünya ekonomisine zarar vermesi ve kendi mali problemlerini başkalarına ihraç etmesi olduğunu savundu.
Söz konusu ülkenin ideolojik cepheleşme tohumları ekerek kamplaşma yaratmaya çalıştığı, kendi para biriminin “uluslararası rezerv” statüsünü kötüye kullanarak ülkesindeki enflasyon ve borç krizini, saçılma etkisiyle başka ülkelere ihraç ettiği savunan Çin Gang, “Eğer ‘yeni bir soğuk savaş’ ortaya çıkarsa bu yalnıza Çin’in çıkarlarını değil Avrupa’nın çıkarlarını da etkileyecektir. Asıl endişe edilmesi gereken risk budur.” ifadesini kullandı.
