Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ülkenin göç politikası konularında, sosyo- ekonomik, güvenlik ve istihdam alanlarında olası risklerin önlenmesi için Rusların çıkarlarından hareket etmek gerektiğini söyledi.
Etnik İlişkiler Konseyi toplantısında konuşan Putin, Rusya’nın göç politikasında her şeyden önce kendi vatandaşlarının güvenlik meselelerini öncelik aldığını söylerken, “Burada halkımızın sosyo-ekonomik ve işgücü piyasasındaki çıkarlarına göre hareket etmeliyiz. Aksi tutum bizim için riskler yaratır, ancak ülkenin kalkınması için dengeli bir göç politikası, ülke ekonomisi için yararlıdır” diye konuştu.
Rus lider, ülkenin ihtiyaç duyduğu uzmanları elinin tersiyle itmeyeceğine değinirken, özellikle kültür, dil, din bakımından kendini Rusya’ya yakın hisseden yabancılar ve 1991’de iradeleri dışında karar alıp aniden kendilerini yurtdışında bulanlar için Rusya’nın kapılarının açık olduğunun altını çizdi.
Rusya’nın farklı etnik yapılara ve çok kültürlü bir topluma sahip olduğunu hatırlatan Putin, Batı’nın bunu Rusya için bir “zayıflık” olduğunu düşünerek provokasyonlarla uğraştığını söyledi.
“Ancak Rusya’nın kültürel çeşitliliği, aslında onun zenginliğidir” diyen Putin, Rusya’yı bölmeye çalışan senaristlerin bunun bir zayıflık olduğu gerçeğinden hareket ettiklerini, ancak gerçeğin böyle olmadığını vurguladı.
Rus lider, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Bu tür komplo teorilerinin yazarları, ırkçı, neo-sömürgeci yaklaşımlarıyla, bazılarının belirli bir münhasırlığı ve diğer halkların aşağılığıyla ilgili ifadelerle, insanları birinci, ikinci, üçüncü sınıflara ayırdılar. Bana öyle geliyor ki, kendilerini müttefiklerinden bile üstün gören bu elitler, farklı dinlerin benimsendiği Rusya’nın kültürel ve ulusal çeşitliliğinin aslında bizim zayıflığımız olduğu gerçeğinden yola çıktılar. Bu senaryolara halen inanıyorlar. Ancak bize karşı yaptırımlar arttıkça, iftiralar şiddetlendikçe toplumumuz daha çok birleşiyor.”
Putin bin yıllık Rusya tarihinde “her ailede olduğu gibi” tartışmalar ve çelişkiler yaşandığını, ancak Rus halkının ailelerde olduğu gibi beraberce şekillendiğini kaydetti.