Eski Avusturya Dışişleri Bakanı Karin Kneissl, geçmişte yaşanan savaşların sonuçlarını unutan Avrupa’nın, halihazırda Rusya’ya karşı savaş coşkusu içerisinde olduğunu bildirdi.
Avusturya’nın 2017-2019 yılları arasında Dışişleri Bakanı olarak görev yapan Kneissl, St. Petersburg Uluslararası Ekonomik Forumu’nun (SPIEF) oturum aralarında gazetecilere verdiği demecinde, Avrupa’nın akılsızca davrandığını, Ukrayna’ya tanklar ve diğer askeri teçhizat tedarik ettiğini, barış müzakerelerine hiçbir şekilde yanaşmadığını kaydederken, “Avrupa Birliği diplomasisinin sözde başkanı Josep Borrell’in geçen nisan ayında dile getirdiği sözleri hatırlatmama izin verin. Bizzat kendisi Ukrayna krizinin müzakere masasında değil, savaş alanında çözülmesi gerektiğini söyledi. Diplomasi ve müzakerelerin reddedilmesi üzücü. Diplomasi yürütmeye ve iletişim kurmaya hazır olanlar sadece Türkiye, Çin ve Brezilya. Kesinlikle Avrupa Birliği değil” ifadelerini kullandı.
Kneissl, son yıllarda Avrupa’daki toplumlara Pasifizm’in rehberlik ettiğine dikkat çekerken, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Önce savaşlara karşı çıkmaya başlayıp sosyal demokratlara oy verdiler. Yeşiller Partisini benimsediler. Silahsızlanma ve diplomasiden yanaydılar. Ancak şimdi Avrupa toplumunun ne kadar değiştiğini görüyoruz. En azından kimsenin savaşı, onun getirdiği yıkımı ve acıyı hatırlamadığını fark ediyoruz. Rusya’ya karşı bir askeri coşkuyla (Euphoria) akılsızca davranıyor. Ukrayna’ya tanklar gönderiyorlar.”
Rusya’nın Batı ile mevcut ilişkilerini henüz mahkeme sürecinin başlamadığı “çetin bir boşanma davasına” benzeten Kneissl, boşanmanın maalesef çok zor olduğunu, er ya da geç yasadışı eylemleri mahkemeye taşıyacaklarını ifade etti.
Rusya, Batı’nın değerlerini paylaşmayan Avrupalılar için göç merkezi haline gelebilir
Avusturya eski Dışişleri Bakanı, Avrupa toplumlarında Modern Batı’nın zorla kabul ettirmeye çalıştığı değerleri paylaşmadıkları için dışlanacak ve göç etmeye çalışacak Avrupalı sayısında artış yaşanacağı uyarısında bulunurken, AB ülkelerinden birçok kişinin eğitim ve sağlık sisteminin erişilebilirliği ve AB’ye göre daha cazip görünen Rusya’ya göç etmek isteyeceğini dile getirdi.
Kneissl, açıklamasında, “Mevcut duruma toplumsal düzeyde bakarsak, Avusturya ve Almanya’da genel eğitim, sağlık ve sosyal devlet sisteminin nasıl işlediğine, hayatlarının belirli bir azınlık tarafından nasıl yönetildiğine katılmayan bir kitle ortaya çıkıyor ve sayıları artıyor. Bu nedenle Rusya’ya göç etmek isteyenlerin sayısında bir artış göreceksiniz. Bu daha bir başlangıç. Rusya, Avrupa için bir göç merkezi haline gelebilir” ifadelerini kullandı.