Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, geçtiğimiz hafta sonu yaşanan silahlı isyan girişiminin “karmaşa”dan daha yüksek sesle adlandırılmasının zor olduğunu söyledi.
Ukrayna ve uluslararası konu başlıklarını içeren çevrimiçi basın toplantısı düzenleyen Lavrov, Rusya’nın her zaman her türlü beladan kurtulduğunu ve geçmişinde bu [isyan teşebbüsü] beladan daha tehlikeli sorunlar yaşadığını hatırlatırken, “Bu isyan teşebbüsünün de bir karmaşadan daha gürültülü şekilde adlandırılması zor. Rusya, her türlü sorunu çözdükçe güçlendi. Bu sefer de böyle olacak. Üstelik bu sürecin başladığını şimdiden hissediyoruz” dedi.
Gazetecilerin ‘Rusya’da isyan sonrası istikrarın sağlanıp sağlanamadığı’ sorusunu yanıtlayan Lavrov, Rusya’nın askeri isyan girişiminin sonuçlarıyla bağımsız olarak başa çıkacağını vurgularken, “Biz kimseye bir şey açıklamak zorunda değiliz, güvence vermek zorunda değiliz. Şeffaf hareket ediyoruz. Bu konuda devlet başkanımız olmak üzere ülkemizin tüm siyasi otoriteleri konuştu. Batı’da Rusya’da istikrarla ilgili birlerinin şüphesi varsa bu kendi sorunudur” ifadelerini kullandı.
Bakan, Reuters muhabirinin sorusunu, “Ulusal çıkarlarımız için endişelendiğiniz için teşekkür ederiz, ancak Rusya kendi ulusal çıkarlarını koruyabilir. Biz her zaman tüm yaşadığımız sıkıntılardan daha güçlü çıktı” diye yanıtladı.
Rusya’nın seçmenlerinin acı çekmesine rağmen Ukrayna’yı silahlandırmaya devam ermenin gerekliliğine inandırmaya çalışan birçok Batılı liderinin yeterliliği konusunda ciddi şüphelere sahip olduğuna vurgu yapan Lavrov, bu liderlerin kendi ülkelerinin ulusal çıkarlarına hizmet ettiğinden şüphe duyduğunun altını çizdi.
Tahıl anlaşması
Basın toplantısında Karadeniz Tahıl Girişimi’nin geleceğini değerlendiren Rusya Dışişleri Bakanı, tahıl anlaşmasını uzatmak için hiçbir argüman olmadığını söylerken, “Karadeniz tahıl anlaşmasını sürdürmek isteyenlerin ne tür argümanları olduğunu anlamıyorum. Bize göre bu anlaşma Ukrayna tahılının ihracatını kolaylaştırması açısından uzun süredir ticari bir anlaşma halini almıştır” diye konuştu.
BM Sekretaryası, kendi şartlarını ihlal ediyor
Lavrov, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne bağlı BM Sekretaryası’nın örgütün tüzüğünde herhangi bir hükümetten talimat almayı yasaklayan maddesini ihlal ettiğine dair çok sayıda örnekten haberdar olduğunu belirtirken, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
BM Sekreterliği, örgütün tüzüğünün 100. maddesi uyarınca tarafsız davranmakla yükümlüdür ve herhangi bir hükümetten talimat alma hakkına sahip değildir. Bu şartın doğrudan ihlaline dair çok sayıda örnek biliyoruz. Washington’un müttefikleriyle birlikte giderek daha açık bir şekilde uluslararası kuruluşların sekreteryalarını kullanmaya çalışması nedeniyle, BM Şartı’nın sıkı bir şekilde uygulanmasının sağlanması özel bir önem taşıyor. Ancak Washington bu şartları atlayarak, fikir birliği yetkileri olmayan Batı çıkarlarına tabi ve büyük ölçüde bu tür gizli mekanizmaların oluşturulmasına ilişkin kararları zorluyor.”
Rusya’nın Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinin katılımıyla BM Güvenlik Konseyi daimi üyeliğinin mümkün olan en kısa sürede genişletilmesi için çaba göstereceğine değinen Lavrov, BM’nin modern gerçeklerle uyumlu hale getirilmesinin şart olduğunu, her şeyden önce Batı’nın kesinlikle orantısız bir şekilde temsil edildiği Güvenlik Konseyi’nin reforma ihtiyacı olduğunu ifade etti.
Lavrov, Batı’nın hem Rusya’nın hem de Çin’in benzer düşünen insanların saflarını güçlendirmesini engellemek istediğin de kaydederken, BRICS’in genişlemesini engellemeyi amaçladığını vurgulayarak, “Batı’nın amacı, ne Rusya’nın ne Çin’in ne de başka birinin kendisine benzer düşünen halklarının saflarını güçlendirmesine izin vermemek. BRICS’in genişlemesi, Batı’nın dünyadaki otoritesinin büyümesini engelliyor. Bu nedenle Avrasya Ekonomik Birliği, BDT, KGAÖ, Şangay İşbirliği Örgütü, ASEAN ve Tek Kuşak, Tek Yol projesi çerçevesinde Avrasya’daki birleşme süreçlerini baltalıyor” dedi.