Rusya Merkez Bankası, temmuz ayında ülkedeki enflasyon beklentilerinin keskin artışla yüzde 10,2’den yüzde 11,1’e yükseldiğini bildirdi.
Merkez Bankası talimatıyla INFOM araştırma şirketi tarafından hazırlanan tüketici anketi sonuçlarının derlendiği “Enflasyon Beklentileri ve Tüketici Güveni” raporunda, temmuzda ülkedeki enflasyon beklentilerinin en son yüzde 12,2 seviyelerinin kaydedildiği şubat ayından bu yana en yüksek değerlere ulaştığı vurgulandı.
Geçtiğimiz haziran ayında enflasyon beklentilerinin yüzde 10,2 olarak kaydedildiği hatırlatılan raporda, hanehalkı tarafından temmuz ayında hissedilen yıllık enflasyon oranlarının ise bir önceki aya kıyasla yüzde 13,9’dan yüzde 13,8’e gerilediği, hissedilen enflasyonun Mayıs 2022’den bu yana istikrarlı bir düşüş göstermeye devam ettiği açıklandı.
Analistlerin 2023 ve 2024 enflasyon tahminleri pek değişmediğine vurgu yapılan raporda, Merkez Bankası’nın tahminine göre, mevcut para politikası dikkate alındığında enflasyon oranlarının bu yıl yüzde 4,5-6,5 bandında olması, oranın 2024’te hedeflenen yüzde 4’e geri dönmesi bekleniyor.
Gözler cuma günkü faiz kararında
Rus bankaları, ekonomist ve yatırım şirketi uzmanlarının katıldığı RBK konsensüs tahminine göre, Merkez Bankası yönetim kurulunun 21 Temmuz Cuma günkü toplantısında faiz oranlarının yüzde 8’e çıkarmasının muhtemel olduğu bildirildi.
Cuma günü toplanacak Rusya Merkez Bankası Yönetim Kurulu toplantısında Eylül 2022’den bu yana ilk kez politika faizlerinin değiştirileceği tahmin edilirken, düzenleyici son altı toplantısında faizleri yüzde 7,5 seviyesinde sabitlemişti.
Rus bankaları ve yatırım şirketlerinden RBK anketine katılan 30 ekonomistten 23’üne göre, 21 Temmuz’da yapılacak toplantıda faiz oranları 50 baz puan artırılarak yıllık yüzde 8’e yükseltilecek.
Üç uzman ise Merkez Bankası’nın oranı 25 baz puan artırarak yüzde 7,75’e çıkaracağına inanırken, aynı sayıdaki katılımcı düzenleyicinin daha sert bir pozisyon almasını ve oranın 100 baz puan artarak yüzde 8,5’e çıkmasını bekliyor.
Sovcombank’ın baş analisti Mihail Vasiliev, Merkez Bankası tarafından dikkate alınan mevcut yıllık mevsimsellikten arındırılmış enflasyon oranlarının üst üste ikinci ay yüzde 4 olan hedefi aştığına değinirken, “Merkez Bankası bu rakamı mayısta yüzde 4,7, haziranda ise yüzde 6,4 olarak tahmin etti. Genellikle yüzde 4’lük hedef enflasyon oranını iki ay boyunca aşılması durumunda politika faiz oranında yükselme döngüsü başlar. Bu sefer de bunun böyle olacağına inanıyoruz” dedi.
Uzman, Merkez Bankası’nın 50 baz puan faiz artırımına gideceğini, ancak 75 baz puan faiz artırım kararını da dışlamadığını ifade etti.
Faizlerin yüzde 8’e çıkarılacağını tahmin eden Russkiy Standard Bank finansal piyasalar müdürü Maksim Timoshenko, çoğu mal ve hizmetin yüksek oranda ithal bileşen içerdiğinden, zayıflayan rublenin etkisini göstereceğine vurgu yaparken, “Temmuz ayında fiyatlar daha da hızlı artacak” diye ekledi.
Rosbank analistleri tüketici fiyatlarındaki artışın haftalık enflasyon istatistiklerine yansıdığını kaydederken, fiyatların üst üste üçüncü haftadır yüzde 0,13-0,16 aralığında büyüdüğü, rubledeki zayıflamanın fiyatlara daha fazla yansımaya başladığı belirtildi.
Merkez Bankası’nın kendisi de enflasyonun daha da hızlanmasını öngörürken, düzenleyici, yıllık enflasyon oranlarının yükselmeye devam edeceği uyarısında bulunmuştu.
Faizlerin yüzde 8 ila 8,5’e çıkarılabileceğini öngören Finam analisti Andrey Maslov, Merkez Bankası’nın döviz kurunu öncelikli olarak dikkate almasa da rublenin zayıflamasının enflasyon yanlısı bir faktör olduğunu kabul ettiğini söylerken, “Faiz hakkında karar verirken seviyesini dikkate alıyor. Son toplantıdan (9 Haziran) bu yana, dolar ruble karşısında 82,6’dan 90,16 rubleye, avro da 88,97’den 101,3 rubleye çıktı” dedi.
Vasilyev, aynı zamanda ekonomideki büyümenin de tahminlerden daha hızlı geliştiğine dikkat çekerken, “Piyasa gergin olmaya devam ediyor, personel sıkıntısı artıyor ve ücretler emek üretkenliğini geride bırakan bir hızda artıyor. Tüm bunlar da enflasyonu hızlandıran bir faktördür” ifadelerini kullandı.
Uzman, “Vatandaş daha çok kazanıyor, daha çok harcıyor. Kredilendirme ile aktif olarak desteklenen tüketici talebinde bir toparlanma görüyoruz. Nüfus araştırmaları, vatandaşların tasarruf etmektense tüketmeyi giderek daha fazla tercih ettiğini gösteriyor. Bu durumda Merkez Bankası’nın talebi azaltmak ve enflasyonu yüzde 4 hedefine döndürmek için mal ve hizmet arzında denge getirmek için nüfusun yoğun kredi aktivitelerini soğutması gerekiyor” diye açıkladı.
