Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un Genel Müdürü Aleksey Likhachev, Macaristan Dışişleri ve Ticaret Bakan Yardımcısı Levente Magyar ve Paks 2 Nükleer Güç Santrali (NGS) AŞ Genel Müdürü Gergely Jakli ile birlikte Macaristan’da bulunan Paks 2 NGS inşaat sahasını ziyaret etti.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, bu ziyaret, ana inşaat aşamasının başlamasından bu yana, Avrupa Birliği’nde inşa edilmekte olan Rus 3+ Nesil VVER-1200 teknolojisine dayalı tek nükleer güç santraline yapılan ilk ziyaret oldu.
Sahada beton tesisin inşaatı tamamlanırken, donatı ürünleri atölyesinin inşaatı devam ediyor.
Bununla birlikte 6. ünitenin temel çukuru için yerin 5 metre altına kadar toprak kazma de işlemi sürüyor ve 5. ünite için de aynı çalışmalar tamamlanmış durumda.
Açıklamaya göre, santral inşaatında bir sonraki aşama, ilk betonun dökülmesi için çukurun hazırlanmasına devam etmek amacıyla inşa edilecek ünitelerin sahasındaki zeminin stabilizasyonunu sağlamak olacak.
– Şantiye çalışan sayısı yoğun dönemde 10 bini geçecek
Bu kapsamda toplamda yaklaşık 1 milyon metreküp toprağın çıkarılması gerekiyor. Paks 2 NGS’de önümüzdeki yıldan itibaren şantiye çalışanlarının sayısı 1000’i aşacak. İnşaatın en yoğun olduğu dönemde ise bu sayı 10 bini geçecek.
Rosatom’a bağlı şirketler, Macaristan Atom Enerjisi Kurumu’ndan alınan lisanslar uyarınca uzun vadeli ekipman üretimine de başlayacak.
Macar tedarikçiler de inşaat çalışmalara aktif olarak katılıyor. Bugüne kadar 140’tan fazla Macar şirketi projenin çeşitli alanlarında faaliyet gösterdi.
Santral ziyaretine ilişkin açıklamalarda bulunan Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev, Paks 2 NGS inşaatının ana aşamasının geçen ay başladığını belirterek, şunları kaydetti:
“Artık inşaat sahasında aktif olarak çalışıyoruz ve hızımızı sürekli arttırıyoruz. İlk betonun 2025’in başında dökülmesini bekliyoruz. Paks 2 NGS, Avrupa Birliği’ndeki ilk Rus nükleer santral projesidir. Bu santralin inşaat lisansının alınmış olması, projenin Macaristan ve Avrupa güvenlik standartlarına uygunluğunu teyit ediyor. Avrupa ciddi enerji tedarik zorluklarıyla karşı karşıyayken giderek daha fazla ülke, nükleer enerjinin geliştirilmesinin ve ortaklıkların sürdürülmesinin güvenilir enerji tedarikinde kilit faktörler olduğunu anlamaya başlıyor.”