Moskova’daki Türk toplumu: 3 fazla, 3 eksik buyuz!

0
76

Bugün Moskova’da, Türk toplumu olarak bir araya geldik. Kalabalık değildik; belki 20 kişiydik, belki 30. Ama işte biz buyuz. 3 fazla, 3 eksik…

Moskova’da yaşayan Türkler, birbirimizi bulup kucakladığımızda ancak bu kadarız. Koray’ın cenazesinde toplandık; düzgünlüğüyle, iyiliğiyle tanınan bir insanı uğurlamak için. Onun arkasından kötü konuşacak kimse yoktu, üstelik ölünün arkasından kötü konuşulmaz diye değil gerçekten hissettiğimiz için… Buna rağmen, o törene kaç kişi katıldı? Belki 20, belki 30…

Bugün, tabutun başında, küçük bir topluluk olarak bir gerçeği gördük: Bizler birbirimize bu kadar az, ama aynı zamanda bu kadar değerliyiz.

Koray, hepimize bir ayna tuttu bugün. Hepimiz, belki farkında bile olmadan şu soruyu kendimize sorduk: “Ben arkamda böyle bir iz bırakabilecek miyim?”

Gördüğümüz şu oldu: İnsan hayatı, günlük hırslarla, küçük çıkarlarla, kırgınlıklarla harcanacak kadar uzun değil. Hepimizin artıları ve eksileri var. Hepimiz insanız ve bu eksik yönlerimizle birbirimizi kabul ederek yaşamak zorundayız. Hayat, nerede duracağını ve nasıl duracağını kimseye söylemiyor. Gördük ki, hayat aniden durabiliyor. Dün birlikte güldüğünüz, konuştuğunuz insanın tabutunun başında buluyorsunuz kendinizi. Ve geriye kalan, onunla paylaştığınız anılar ve kalbinizde bıraktığı iz oluyor.

Bugün Koray’ın cenaze töreninde, birbirimize aynı şeyleri söyledik: “Daha dün beraberdik. 3 gün önce konuşmuştuk.” Bu cümleler, hayatın geçip gidişine dair acı bir farkındalık bırakıyor insanın içinde. 21 yıldır bu şehirde yaşayan biri olarak, hep söylüyorum: Bizler burada küçük bir toplumuz, ama bu küçük toplumun her bir üyesi diğerinin yaşamına dokunuyor. Artısıyla eksisiyle birbirimize sahip çıkmak zorundayız. Çünkü hayat, hırslar ve kırgınlıklarla heba edilecek kadar uzun değil.

Koray’ın arkasından söylenen her cümle, onun ne kadar güzel bir hayat yaşadığını gösteriyor. Mekanı cennet olsun. Allah hepimize, Koray gibi arkasından iyi konuşulacak bir hayat bırakmayı nasip etsin.

Bugün, bu kayıp bize bir ders verdi: Hayatı ve insanları daha çok sevelim, çünkü hayat bir gün duruyor… Ve unutmamalıyız: 3 fazla, 3 eksik, biz buyuz. Bu kadarız, ama birbirimize yetmek zorundayız. Hayat geçiyor ve geriye sadece bıraktıklarımız kalıyor.