Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Transdinyester’e yönelik gaz sevkiyatlarının engellenmesini “baskı ve neo-Nazizm” olarak nitelendirdi.
Zaharova, bir radyo yayınında yaptığı açıklamada, “Bunun neo-Nazi yaklaşımları olduğunu söylemek daha doğru olur. Ultra-liberal grupların modern dünyaya getirdiği neo-Nazi araçlarının kullanıldığını görüyoruz. Sosyo-kültürel veya etnik nedenlerle toplulukların, bir kültür, din veya ortak bir kimlik altında birleşen insanların hedef alınıp baskı gördüğünü, sindirildiğini ve yerlerinden edilmeye çalışıldığını açıkça gözlemliyoruz” ifadelerini kullandı.
Transdinyester’de enerji krizi
Transdinyester, 11 Aralık 2024’te 30 günlük olağanüstü ekonomik durum ilan etti. Moldova da enerji krizinin ardından olağanüstü hal ilan etti. Bu durum, bölgeye Rus gazı sevkiyatlarının durdurulmasından kaynaklanıyor. Transdinyester Ekonomik Kalkınma Bakanlığı, 3 Ocak’tan itibaren elektrik kesintilerinin başlayacağını duyurmuştu. Moldova, Tiraspol yönetimine borsa piyasalarından gaz tedariki için yardım teklif etmiş, ancak bu öneri kabul edilmemişti.
Transdinyester’in tarihi ve statüsü
Transdinyester’de nüfusun %60’ını Rus ve Ukraynalılar oluşturuyor. Bölge, Sovyetler Birliği’nin son yıllarında Moldova’dan ayrılmak için girişimlerde bulunmuştu. Bunun sebebi, Moldova’nın Romanya ile birleşeceği yönündeki endişelerdi. 1992’de Moldova’nın askeri müdahalesinin başarısız olması üzerine Transdinyester, fiili olarak bağımsız bir statü kazandı. Bölgede barışı koruma görevini 402 Rus, 492 Transdinyesterli ve 355 Moldovalı askerden oluşan ortak güçler yürütüyor. Bu güçler, güvenlik bölgesindeki 15 sabit kontrol noktası ve kontrol geçiş noktasında görev yapıyor.