COVİD-19’a karşı toplu aşılanma başladı diyerek sakın ola ki sağlık için yürüttüğünüz disiplinden kopmayın. Evet aşı Rusya’da topluca uygulanmaya başladı ama bunun etkilerinin kırıntılarını bile ancak Mart, Nisan hatta Mayıs’tan önce göremeyeceğiz.
Bir defa, aşı iki faz ve her bir faz arasında 21 gün bulunuyor. Yani aşı olanın vücudunun direnç göstermeye başlaması için yaklaşık 40 gün gerekiyor. Bu sürede de yine Covid-19 virüsü kapabilir, hastalanabilirsiniz. Aşı olmak isteyen var, istemeyen var… Dolayısı ile tüm dünyada bu tartışmalar gösteriyor ki, sadece bir ülkede aşılamanın başlaması da yeterli değil. Tüm ülkelerde aşılanan ve bağışıklık kazanan insanların sayısının en az, yüzde 70’in üzerine çıkması gerekir ki derin bir nefes alalım.
Bu da akşamdan sabaha olacak gibi gözükmüyor. Başta da yazdığım gibi, benim beklentim bu iyileşme belirtilerinin kırıntılarını ancak Mayıs’ta göreceğimiz şeklinde.
Geçen yıl, bu günlerde yeni bir yıla girecek olmanın heyecanı ile yanıp tutuşuyorduk. Bu yıl ise geçen yıl girmek için yanıp tutuştuğumuz bu yılın bir an evvel bitmesi için yanıp tutuşuyoruz. Ama 2021’in 2020’den daha iyi olacağının hiç bir garantisi yok.
Hepinize WhatsApp üzerinden COVID-19 geyikleri muhakkak video ve ya karikatür olarak geliyordur. Kimisine çok gülüyor, kimisine çok şaşırıyoruz. Geçen ben de böyle bir video ile karşılaştım.
Okuyunca durumu özetlediğini siz de fark edeceksiniz.
Video da, dış ses konuşuyor, “Rüyamda sene 2021 Ağustos ayındayız, Marmaris’teyim. Pandemi bitmiş maskeler düşmüş… Tam her şey iyi giderken, birden bağırsak virüsü çıkmış. Ortalık yangın yeri. Plajda hazır bez ile oturuyoruz. Geçen yıl maske ile dolaşmak daha iyiydi diye konuşuyoruz. Allah bugünlerinizi aratmasın.”şeklinde bir paylaşım. Sizce de herşeyi özetlemiyor mu?
Gördüğünüz üzere komik ama düşündürücü. Bu yıldan kurtulalım derken seneye bizi neyin beklediğini bilmiyoruz. Daha şimdiden İngiltere’den gelen “COVID-19 mutasyona uğradı, hızla yayılıyor ve kontrolden çıktı” haberleri ile sarsılmaya başladık bile.
Evet sıkıcı bir yıl geçirdik. Ama sıkılmak sağlığı ve canımızı kaybetmekten iyidir. Şimdilik yine biz sosyal mesafe, hijyen ve maske üçlüsüne mümkün mertebe dikkat etmeye çalışalım.
Umuyorum ki yarınımız, bugünü aratmaz ve bugünümüzden daha iyi olur. Hepinize mutlu seneler dilerim.