Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından işletme ve girişimcilerin haklarını korumakla yetkilendirilen, aynı zamanda iş dünyası ombudsmanlığı görevini yürüten Boris Titov, pandemiyle mücadelede kullanılan devlet bütçesini un eleğine benzetti.
RBK’ya yaptığı açıklamada Titov, geçtiğimiz yıl sosyal fonlar da dahil olmak üzere devlet bütçesinden 42,12 trilyon rubleyle rekor harcama yapıldığını, bu rakamların ülke GSYİH’nın yüzde 39,5’ini oluşturduğunu belirtti.
Bütçe harcamalarındaki hacmin pandemiyle mücadelede uygulanan stratejilerin başarısını belirleyebilecek tek gösterge olmadığını ifade den Titov, “Bu durumda bütçeden çıkan paranın nereye harcandığına bakmanız gerekir.” diye konuştu. Bütçe harcamalarının kısır döngü olduğunu ve kalkınmaya zemin sağlamadığını açıklayan Titov, Rusya’nın ana gelir kaynağının her zaman enerji ihracatı olduğunu hatırlattı.
Yaklaşık 12 yıldır ombudsmanlık görevi yürüten Titov, Rusya’nın devlet bütçesinin yaklaşık yüzde 50 sinin sosyal harcamalar için ayrıldığını, bu hacimdeki harcamalar dikkate alındığında, devlet bütçesinden çıkan paranın yine ülke içindeki sistemde dolaşmaya devam ettiğini açıkladı.
Ülkedeki sorun üretim koşulları
Bütçe harcamalarındaki artışın ülkenin üretim kaynaklarını canlandırmak için yetersiz olduğunu belirten Titov, “Sınırların kapalı olmasına rağmen ülke içinde üretim yapmak kârlı olmadığından, üretebileceğimiz birçok ürünü hala ithal ediyoruz.” dedi. Titov, bunun temel sorununun Rusya’daki üretim koşulları olduğuna da dikkat çekti.
“Elekte su taşınmaz, sözüyle hareket etmemiz gerekiyor. Devlet bütçesinin gereksizce çarçur edilmesini mutlaka önlemeliyiz.” diyen Titov, un eleğine dönüşen devlet bütçesinin korunmasının, bununla birlikte sadece devlet bütçesine umut bağlanmamasının gerektiğinin altını çizdi.
Boris Titov, Çin Halk Cumhuriyeti’nde uygulanan modelin bir benzerinin Rusya’da da uygulanabileceğini, kamu harcamalarını yönetenler üzerinde daha sıkı denetimlere ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Bu uygulamanın Rusya’da hayata geçirebileceği umudunun çok az olduğunun da altını çizen Titov, bir diğer gerekliliğin de özel sektörün desteklenmesi ile üretimi teşvik etmek olduğunu ifade etti.
Ülkede üretim yapan işletmelerin gaz, elektrik ve su tüketimi harcamalarında devlet yardımlarının ve vergi indirimlerinin önemli olacağını belirten Titov, devletin üretime odaklı işletmelerin yatırım amaçlı aldıkları kredileri sübvanse etmesini önerdi.