Uluslararası Para Fonu (IMF), 2022’de Rusya’nın Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’ndaki (GSYH) düşüşün yüzde 8,5 olabileceğini tahmin ediyor.

IMF raporunda yer alan açıklamada, 2022’deki yüzde 8,5’lik daralma sonrası 2023 yılında GSYH oranlarındaki düşüş hızının yüzde 2,3’e indirileceği belirtilirken, cari yıldaki enflasyon oranının yüzde 21,3 olacağı varsayılıyor.

2023 yılına gelindiğinde Rusya’da yıllık enflasyonun yüzde 14,3 oranlarında seyredeceği beklenirken,  2023’ten sonra ülkedeki enflasyon oranının düşeceği tahmin ediliyor.

Ocak ayında Rusya ekonomisinin 2022’de yüzde 2,8 büyüyeceğini öngören IMF, 2023’te ise ekonomik büyümenin yüzde 2,1 olacağını tahmin ediyordu.

Son 25 yılda Rusya tarihindeki en kötü GSYH göstergesi, ekonomisinin yüzde 7,8 düştüğü 2008’deki küresel kriz sırasında kaydedilmişti.

15 Mart’ta konuşan Uluslararası Para Fonu Başkanı Kristalina Georgieva, Batı’nın Ukrayna gerilimi nedeniyle Rusya’ya karşı ilan ettiği yaptırımların Rusya ekonomisini derin bir resesyona sürükleyeceğini beklediklerini açıklamıştı.

Georgieva, Amerikan CBS kanalı ile yaptığı röportajda yaptırımların Rusya ekonomisi üzerinde oldukça sert bir etkisi olduğunu vurgularken, “Rusya’da derin bir durgunluk bekliyoruz. Aynı zamanda artık Rusya’nın temerrüde düşmesinin imkansız olduğunu söyleyemeyiz” diye konuştu.

Georgieva, krizin dünyanın geri kalanına kıyasla hem Rusya hem de Ukrayna ile daha yakın ticari ilişkileri olan Orta Asya, Kafkaslar ve Moldova gibi ülkeler üzerinde olumsuz etkilerinde endişe duyduklarını söylerken, “Etki çok ciddi. Rusya ve Ukrayna’nın yakın komşularıyla birlikte büyük endişe duyan iki grup ülke var” diyen IMF Başkanı, birinci gruptaki ülkelerin coronavirüsün neden olduğu ekonomik krizden henüz çıkamayanlar olduğunu, ikinci gruptaki ülkelerin ise Rusya’dan enerji ithalatına en çok bağımlı olan ülkelerin yer alacağını sözlerine ekledi.

Rusya Merkez Bankası tahminlerine göre, yaptırımlar sonrası ülkede enflasyon oranının bu yıl yüzde 20’ye çıkması, ekonominin yüzde 8 küçülmesi beklenirken, gelecek yıl ekonominin ise yalnızca yüzde 1 büyümesi öngörülüyor.