Batı tarafından ekonomik savaş ilan edilen Rusya’nın, Ukrayna’da başlattığı askeri operasyonun başından bu yana fosil yakıt ihracatından elde ettiği gelirin 63 milyar Euro olduğu hesaplandı.
Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi (CREA) tarafından, Rusya’nın petrol, doğal gaz ve kömür sevkiyatları ile boru hattı ihracatının incelendiği analize göre, Rusya’nın boru hatları aracılığıyla devam eden petrol ve doğal gaz ithalatı ve yüksek yakıt fiyatlarının birleşimi, ülkenin ihracat gelirinin önceki yıllara göre çok daha yüksek olmasını sağlıyor.
Analiz, Exxon Mobil, Shell, Total, Repsol ve BP gibi büyük petrol şirketlerinin de Rusya ile iş yapmaya devam ettiğini gösteriyor.
Rusya’nın fosil yakıt sevkiyatlarının dörtte biri beş ülkedeki AB limanına ulaşıyor. Bu limanlar Rotterdam (Hollanda), Maasvlakte (Hollanda), Trieste (İtalya), Gdansk (Polonya) ve Zeebrugge (Belçika).
Verilere göre, 24 Şubat’ta başlayan askeri operasyonun başından bu yana Rusya’nın fosil yakıt ihracatından elde ettiği gelir 63 milyar Euro oldu.
Almanya, Rus fosil yakıtları için yaklaşık 9,1 milyar Euro ödeyerek en büyük ithalatçı oldu.
İtalya’nın Rusya’dan fosil yakıt ithalatının 6,9 milyar avro, Çin’in 6,7 milyar Euro, Hollanda’nın 5,6 milyar Euro, Türkiye’nin 4,1 milyar Euro ve Fransa’nın 3,8 milyar Euro’yu bulduğu hesaplandı.
AB, 44 milyar Euro ile Rusya’nın toplam fosil yakıt ihracatının yüzde 71’ini oluşturdu.
Alman Dış İlişkiler Konseyi İklim ve Dış Politika Merkezi Başkanı Kira Vinke analize ilişkin değerlendirmesinde, “Ticaret farklı yönetişim modellerinde düzenli olarak gerçekleşirken, Almanya’nın uluslararası hukuku açıkça ve sürekli olarak ihlal eden bir ülkeden yüksek fosil yakıt ithalatını sürdürmesi kabul edilemez. Bu zorluğun yanıtı, doğal gaz gibi fosil yakıtlara veya nükleer enerjiye yeni bağımlılıkları teşvik etmek değil, yenilenebilir enerji kaynaklarını artırmak olmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Ukraynalı STK Çevresel Girişimler Merkezi Ecoaction kurucu üyesi Anna Ackermann ise küresel toplum olarak fosil yakıtların savaş ve iklim yıkımı yarattığını anlamak gerektiğini belirterek, “Bugün, temiz enerji geçişini ilerleterek enerji güvenliğini ve dayanıklılığını seçerek önemli bir adım atabiliriz.” değerlendirmesini yaptı.
Yakın zamanda ABD merkezli Foreign Policy dergisi, nisan ayında Rusya’nın petrol ihracatından elde edeceği gelirin bir önceki dönemlere göre rekor olabileceğini vurguladığı yazısında, Avrupa, Hindistan ve Türkiye’ye enerji arzının artması nedeniyle böyle bir senaryonun mümkün olabileceğinin altını çizmişti.
Makalenin yazarına göre, Rusya’nın bu ay petrol ihracatından elde ettiği gelir, önceki yılların aynı dönemine ait rakamları önemli ölçüde aşabileceği beklenirken, açıklamada, “Bu durum, Avrupa ülkeleriyle birlikte Hindistan ve Türkiye’ye petrol ihracatının artması sayesinde mümkün olacaktır” ifadelerine yer verildi.
Dergi, şu anda Rusya’ya karşı yaptırımlar uygulayan birçok devletin Rusya’dan yüklü ölçekte enerji kaynakları satın alarak kendi eylemlerini ciddi şekilde baltaladığını kaydederken, küresel petrol arzını takip eden Kpler şirketi uzmanı Matt Smith’e atıfta bulunarak, Batılı devletlerin Rusya’ya karşı kısıtlayıcı önlemlerine rağmen petrol ihracatının mart ayında günlük 3,3 milyon varil olduğunu, nisan ayında ise bu rakamın günlük 3,6 milyona yükseldiğini aktardı.
Eski ABD Dışişleri Bakanlığı danışmanlarından Edward Fishman, Rus tarafının petrol ve gaz satışından günde en az bir milyar dolar kazandığına inandığını belirtirken, büyük bir payın Avrupa’ya düştüğünü belirterek, “Bazı Avrupa ülkeleri Ukrayna’ya askeri yardım sağlıyor. Ancak Rus petrol ve gazına yaptığı ödemelerle karşılaştırıldığında silah yardımına harcadığı para çok önemsiz” dedi.
Merkez Bankası verilerine göre Rusya’nın 2021’de toplam petrol ihracat değerleri 2020’ye kıyasla yüzde 47 artışla 333,4 milyar dolardan 489,8 milyar dolara ulaşırken, ülkenin ham petrol ihracatı yüzde 52, petrol ürünleri ihracatı yüzde 51 büyüme gösterdi.
Pandemi öncesi 2019 yılına kıyasla, 2021’de Rusya’nın ihracat hacminde yüzde 16,7 artış meydana gelirken, doğal gaz ihracat değerleri yüzde 31, petrol ürünleri ihracat değerleri yüzde 3, ham petrolyüzde 10, sıvılaştırılmış doğal gaz ihracat değerleri de yüzde 4 büyürken, diğer ürünlerde ihracat değerlerindeki büyüme yüzde 38’e ulaştı.
