Parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi Başkan Yardımcısı Konstantin Kosaçev, Rus resmi haber ajansı RIA Novosti’ye yaptığı açıklamada, Rusya’nın Baltık ve Barents denizleriyle birlikte Kuzey Kutbu’nu başkalarının çıkarlarına hizmet eden hiçbir ülkeye bırakmayacağını belirtirken, NATO ülkelerinin bunu hayal bile etmesine gerek olmadığını söyledi.
YAkın zamanda Letonya Dışişleri Bakanı Edgars Rinkevics’in Financial Times’a verdiği röportajda Baltık Denizi’nin bir NATO denizi haline geldiği ile ilgili sözlerini değerlendiren Kosaçev, “Hiçkimse Baltık ve Barents denizleri ile Kuzey Kutbu’ndan Rusya’nın vazgeçebileceğini hayal etmesin. Bu bölgeleri ne NATO’ya ne de ona hizmet eden diğer avcılara bırakacağız” diye konuştu.
Letonya Dışişleri Bakanı Rinkevics, Baltıkların giderek bir NATO bölgesi haline geldiğini söylemiş, İsveç ve Finlandiya’nın ittifaka katılma kararını destekleyerek Baltık Denizini “NATO’nun denizi” olarak nitelendirmişti.
Rusya, Finlandiya’nın NATO’ya katılması halinde askeri adım atacak
Rusya Dışişleri Bakanlığı, Finlandiya’nın NATO’ya katılması halinde Rusya’nın ulusal güvenliğine yönelik tehditleri durdurmak için hem askeri hem de diğer nitelikte misilleme adımlar atmak zorunda kalacağını duyurdu.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, Finlandiya’nın NATO’ya katılmak için başvuru kararı, bu ülkenin dış politikasında “köklü bir değişiklik” olarak nitelendirildi.
Finlandiya’nın on yıllardır askeri bağlantısızlık politikasının, Kuzey Avrupa bölgesinde istikrara hizmet ettiği ve Finlandiya’nın güvenliğini sağladığı belirtilen açıklamada, askeri faktörün rolünün sıfıra inmesinin Rusya ile Finlandiya arasındaki iş birliği ve ortaklığın temeli olduğuna dikkat çekildi.
Açıklamada, Rusya’nın Finlandiya’ya karşı düşmanca niyeti olmadığına dair güvencesinin Helsinki’ye askeri bağlantısızlık politikasını sürdürmesinin avantajları konusunda ikna ettiği kaydedilerek, “Finlandiya tarafını ittifaka üye olmaktan başka bir alternatifin olmadığına şiddetle ikna eden NATO’nun amacı açıktır: Rusya sınırlarına doğru genişlemeye devam etmek, ülkemize yönelik askeri bir tehdit için başka bir kanat oluşturmak.” ifadeleri kullanıldı.
Helsinki, böyle bir hareketin sorumluluğunun ve sonuçlarının farkında olmalıdır
Finlandiya’nın topraklarını Rusya ile çatışma alanına çevireceğine işaret edilen açıklamada, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Helsinki, böyle bir hareketin sorumluluğunun ve sonuçlarının farkında olmalıdır. Finlandiya’nın NATO’ya katılımı, Kuzey Avrupa bölgesinde istikrar ve güvenliği koruyarak Rusya-Finlandiya ikili ilişkilerine ciddi zarar verecek. Rusya, bu bağlamda ortaya çıkan ulusal güvenliğine yönelik tehditleri durdurmak için hem askeri-teknik hem de diğer nitelikte misilleme adımları atmak zorunda kalacaktır.”
Açıklamada, Finlandiya’nın NATO’ya katılmasının uluslararası yasal yükümlülüklerinin, özellikle de tarafların ittifaklara girmeme veya bunlardan birine yönelik koalisyonlara katılmama yükümlülüğünü sağlayan 1947 Paris Barış Antlaşması’nın doğrudan ihlali olacağı kaydedildi.
