Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi ile Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) Dördüncü Sektörel Diyalog Ortaklığı Üçlü Toplantısı’na katılmak için gittiği Kamboçya’nın başkenti Punom Pen’de bir araya geldi.
Çinli mevkidaşı ile görüşmesinde konuşan Lavrov, “ABD’nin egemenliğini dünyanın giderek daha fazla noktasına yayma girişimleri beyhudedir ve ABD’nin izlediği müsamahakarlık politikasını yansıtır” ifadelerini kullandı.
Bakan, ABD’nin istediği her şeyi yapma özgürlüğüne sahip olduğunu düşündüğünü, bunun için kimsenin kendisini cezalandıramayacağını sandığını vurgularken, “ABD, dünyanın tüm yeni bölgelerinde her zaman egemenliğini iddia etmeye çalışıyor. Tayvan’da yaşananlar dikkate alındığında her seferinde bunu izleyenler, ABD’nin yarattığı bu krize dünyanın gözlerini yumacağını beklediği politikasının yararsızlığını çok iyi anlıyor” diye konuştu.
Tayvan ile Ukrayna arasındaki durumda benzerliklere işaret eden Lavrov, ABD’nin Ukrayna’yı Rusya için bir tehdit haline getirmeye karar verdiğini, bu nedenle Kiev rejiminin her şeyi yok eden ırkçı politikalarını uzun yıllar görmezden geldiklerini söylerken, “Benzer şekilde Bayan Nancy Pelosi’nin Tayvan ziyaretinde de kendi ilkeleriyle birlikte Birleşmiş Milletler (BM) kararlarını görmezden geldiler. Kendilerini kandırarak kamuoyu önünde demokrasi ve bölünmez güvenlik ilkelerini ayaklar altında çiğnediler” dedi.
Lavrov, yakın zamanda Pelosi’nin Tayvan ziyaretiyle ilgili “Bu, (ABD’nin) herkese her şeyin cezasız kalındığını kanıtlama ve her şeyin yapılabildiğini gösterme arzusu” ifadelerini kullanmıştı.
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Tayvan’a ziyaretini değerlendiren Lavrov, şunları kaydetti:
“Bu ziyaret, Ukrayna durumuyla ilgili konuştuğumuz aynı çizgiyi yansıtıyor. Bu konuda hiç şüphem yok. Bu, (ABD’nin) herkese her şeyin cezasız kaldığını kanıtlama ve her şeyin yapılabildiğini gösterme arzusudur. Ne istersem yaparım mantığı. Bunun Çin için ne anlama geldiğini çok iyi bilerek, boş yere tahrik edici bir unsur yaratmak için başka bir neden görmüyorum.”
ABD’nin Tayvan ziyareti kararına tepkiler büyüyor
Arap Birliği Genel Sekreter Yardımcısı Hüsam Zeki, Çin’in egemenliğini ve toprak bütünlüğünü desteklediklerini söyledi.
İran, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Tayvan ziyaretini kınayarak, “tek Çin politikasına tereddütsüz destek verdiğini” açıkladı.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, “İran, ülkelerin toprak bütünlüğüne saygıyı dış politikasının temeli olarak görüyor. Bu çerçevede de tek Çin politikasına tereddütsüz destek veriyor.” ifadelerini kullandı.
Pakistan Dışişleri Bakanlığı, Tayvan’da yaşanan son gelişmelerle ilgili derin endişe duyulduğunu aktararak tek Çin politikasına bağlılığını bildirdi.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), “tek Çin” politikasına saygının önemini vurguladı.
BAE Dışişleri Bakanlığı, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin tartışmalı Tayvan ziyaretinin ardından yazılı açıklama yaptı.
Ülkenin resmi ajansı WAM’da yayımlanan açıklamada, BAE’nin Çin’in egemenliğine, toprak bütünlüğüne verdiği destek ile “tek Çin” politikasına saygı duymanın önemi vurgulandı.
Almanya Hükümet Sözcü Yardımcısı Wolfgang Büchner, hükümetin ABD gibi açık şekilde “tek Çin politikası” izlediğini söyledi.
BM’den de tepki geldi
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin salı günü Tayvan’a yaptığı ziyaretin arka planında Çin ile ABD arasında tırmanan gerilim konusundaki tutumunun BM kararlarının gerektirdiği şekilde olduğunu yineledi.
Genel Sekreter, “Pozisyonumuz çok net. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararlarına ve ‘tek Çin’ ilkesine bağlıyız ve her gün takip ettiğimiz yaklaşım bu.” dedi.
25 Ekim 1971’de BM Genel Kurulu, “Çin Halk Cumhuriyeti’nin tüm meşru haklarının geri verilmesini ve hükümet temsilcisinin Çin’in BM’deki tek meşru temsilcisi olarak tanınmasını” öngören 2758 sayılı kararı kabul etmişti.
Diplomatik olarak ABD, Çin’in Tayvan üzerindeki otoritesini tanıyor, fakat Pekin, Washington’un Tayvan ile yakın ilişki yürütmesinden rahatsız oluyor.
Tayvan kendi bayrağını ve para birimini kullansa da, BM onu bağımsız bir ülke olarak tanımıyor.