Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, uluslararası toplumun Ukrayna’daki olaylar nedeniyle ‘Rusya’ya karşı çıkanlar’ ve ‘Rusya’yı destekleyenler’ olarak ikiye bölündüğünü vurgularken, bu durumun küresel ekonomi için dramatik sonuçlara neden olacağını söyledi.

ABD’nin başkenti Washington’da bulunan Georgetown Üniversitesi’nde düzenlenen seminerde konuşan Georgieva, Ukrayna’daki çatışmaların ekonomiyi nasıl etkilediğine dair değerlendirmesinde, “Bunun birçok yan etkisi var. Ancak en dramatik sonuç gerçekten de dünyanın bloklara bölünmesidir. Biri Rusya’ya karşı olanlar, diğeri Rusya’nın yanında olanlar, bir diğeri ise olayları izleyerek bekleyenler. Dünyayı bloklara bölmek ise zengin ülkeleri daha az zengin, yoksul ülkeleri de daha fazla yoksul yapacaktır. Yani hepimiz daha da yoksullaşacağız” diye konuştu.

Entegre bir dünya ekonomisi içinde böyle bir parçalanmanın düşük gelirli ülkeler ve gelişmekte olan dünya için çok büyük sonuçları olacağını vurgulayan IMF Başkanı, bu tür bloklara bölünmenin dünya çapında açlık ve yoksulluğu daha da derinleştireceğini, uluslararası toplumun refaha ulaşmasını sağlayan ekonomik verimliliğin kaybolacağını ifade etti.

Georgieva, Rusya’ya karşı olanlarla olmayanlar arasındaki bloklaşmadan en büyük zararı zengin ülkelerdeki fakir vatandaşlarla birlikte fakir ülkelerdeki yoksulların göreceğini sözlerine ekledi.

IMF’in paylaştığı raporda, 2026 yılına kadar olan dönemde Küresel ekonominin Ukrayna gerilimi nedeniyle büyümesinde yaşanan mevcut daralmanın dünya ülkelerine maliyeti 4 trilyon dolar olarak tahmin ediliyor.

IMF raporunu sunan Kristalina Georgieva, genel olarak, küresel üretimdeki kayıpların 2026’ya kadar olan dönemde 4 trilyon dolar civarında olmasını beklediklerini açıklarken, “Bu, Almanya’nın GSYH’sine eşdeğer ve küresel ekonomi için çok büyük bir gerileme. Durumun daha da kötüleşeceğini görüyor, pandemiye kıyasla daha fazla etkileneceğimizi düşünüyoruz” dedi.

IMF Başkanı, Avrupa, Çin ve Amerika Birleşik Devletleri gibi tüm büyük ekonomilerde yavaşlama gözlemlendiğini eklerken, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

“Euro Bölgesi, Rusya’dan gelen gaz arzındaki kesintilerden sert bir şekilde etkileniyor. Çin ise pandemi kaynaklı üretim ve lojistik aksaklıklarının yanı sıra kendi emlak piyasasında derinleşen bir gerilemeden muzdarip. ABD de yüksek enflasyonla birlikte hanehalkı reel gelirlerinde düşüş ve tüketici taleplerinde gerileme ile karşı karşıya. Bununla birlikte yüksek faiz oranları da yatırımları caydırıyor. Bu da ihracat talepleri azalan ve birçoğu yüksek gıda ve enerji fiyatlarının baskısı altında olan yükselen ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerine yansıyor.”

Georgieva, bu yıl için yüzde 3,2’ye ve 2023 için yüzde 2,9’a olmak üzere ekonomik büyüme tahminlerinde halihazırda üç kez düşüşe gittiklerini anımsatarak, gelecek yıl için büyüme tahminlerini düşüreceklerini, dünya ekonomisinin yaklaşık üçte birini oluşturan ülkelerin ekonomilerinin bu yıl ve önümüzdeki yıl daralacağını sözlerine ekledi.