Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in talimatıyla 24 Şubat 2022’de başlayan askeri operasyonun üzerinden tam bir yıl geçerken, özellikle Donetsk bölgesinde şiddetli şekilde devam ediyor.
Putin, geçen yıl 24 Şubat’ta sabahın erken saatlerinde televizyondan “Ukrayna’da özel askeri operasyon” başlattıklarını duyurdu. Böylece Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşı başladı.
Başlattığı “özel askeri operasyonun” gerekçesini anlatan Putin, sözde ayrılıkçı yönetimlerin Rusya’dan askeri yardım talebinde bulunduğunu belirtti. Putin, “Operasyonun amacı 8 yıldır Kiev rejimi tarafından istismara, soykırıma maruz kalan insanları korumaktır. Rusya Federasyonu vatandaşları da dahil olmak üzere sivillere karşı çok sayıda kanlı suç işleyenleri adalete teslim etmenin yanı sıra Ukrayna’nın Nazizm’den ve militarizmden arındırılması için çaba göstereceğiz.” dedi.
Ukrayna’ya 3 taraftan Rus askeri girdi
Rus askeri birlikleri, Ukrayna’nın Donetsk ve Luhansk bölgelerinden Kiev yönetiminin kontrolündeki bölgelere, aynı anda Rusya sınırından Harkiv, Sumi ve Çernigiv bölgelerine, Belarus üzerinden Çernobil bölgesine giriş yaptı.
Kırım üzerinden de Kherson ve Melitopol bölgelerine doğru asker çıkaran Rus ordusu, hava ve karadan asker sevk ettiği Kiev’i kuşatma altına aldı.
Rus ordusu, 28 Şubat’ta, nükleer ve hipersonik silahlarını içeren stratejik caydırıcı güçlerini özel savaş görevi durumuna geçirdi.
Kiev ve Çernigiv bölgelerinden çekilme
Savaşın ikinci ayında Kiev ve Çernigiv bölgesinden Rus askerleri geri çekildi. Kiev yönetimi, birkaç gün sonra Rus askerlerinin çekildiği Buça ve İrpin şehirlerinde Rusya’yı katliam yapmakla suçladı. Rusya, iddiaların provokasyon olduğunu savundu.
Ardından Donetsk bölgesine bağlı Kramatorsk şehrindeki tren istasyonuna füze saldırısı düzenlendi. Saldırı sonucunda 50’den fazla kişi öldü, 100’den fazla kişi yaralandı. Ukrayna ve Rusya karşılıklı olarak birbirini suçladı.
Ruslar, ilk aylarda Berdyansk ardından Mariupol şehirlerini kontrolü altına alarak Ukrayna’nın Azak Denizi ile bağlantısını tamamen kesti.
Savaş, Ukrayna’nın doğusuna kaydırıldı
Nisanda Ukrayna’nın doğusuna yoğunlaşan Ruslar, “Donbass’ı özgürleştirmek” amacıyla Donetsk ve Lugansk bölgesindeki bazı yerleşim yerlerini ele geçirdi ancak çok büyük ilerleme sağlayamadı.
Rus ordusu, Ukrayna’daki stratejik hedeflere yönelik sık sık uzun menzilli, yüksek hassasiyetli füzeler kullandı. ABD ve Avrupa ülkeleri, Ukrayna’ya silah desteğini artırdı. Rus ordusunun Ukrayna topraklarındaki ilerleyişi durma noktasına geldi.
Ukrayna güçleri de Rus ordusunun kontrolüne giren şehir merkezlerine saldırılar düzenlemeye devam etti. Rus ve Ukrayna ordusunun karşılıklı saldırılarında sivil kayıplar yaşandı.
Rus amiral gemisi “Moskova” batırıldı
Ukrayna, 13 Nisan’da Karadeniz’de Rus Karadeniz Filosu’na ait “Moskova” isimli amiral gemisini vurduğunu duyurdu. Rus tarafı, geminin çıkan yangın sırasında gövdesinde mühimmat patlaması sonucu hasar aldığını ve battığını açıkladı.
Yılan Adası’ndan çekilme
Liman şehirleri Odessa ve Mıkolayiv bölgelerini de hedef alan Rusya, Karadeniz’de stratejik konuma sahip Yılan Adası’nı ele geçirdi. Haziran sonunda Rusya, adadan çekildiğini açıkladı. Ukrayna ise Rus askerlerini adadan çıkardıklarını bildirdi.
Öte yandan, Odessa açıklarına yerleştirilen mayınlar, zamanla koparak rüzgar ve akıntının etkisiyle Karadeniz’e dağıldı.
Kharkov bölgesi, yeniden Kiev’in kontrolüne geçti
Ukrayna’nın kuzeyindeki Sumi ve çevresi, haziranda yeniden Kiev yönetiminin kontrolüne girdi.
Güç toparlayan Ukrayna ordusu, eylülde ülkenin ikinci büyük şehri Harkiv’de saldırı düzenine geçtiğini duyurdu. İzyum, Balakliya ve Kupyansk gibi büyük şehirlerin yanı sıra 300’den fazla yerleşim biriminin kontrolü Kiev yönetimine geçti. Rusya, bu bölgelerden çekildiğini açıkladı.
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, ordusunun karşı saldırıya geçtiği dönemde yaklaşık 6 bin kilometrekare toprağın Ruslardan alındığını söyledi.
Zelenskiy’in verdiği son bilgilere göre ise savaş boyunca Rus güçlerince ele geçirilen 1800’den fazla yerleşim yerinde Ukrayna kontrolü tekrar sağladı.
Gıda krizini önleyecek tahıl anlaşması
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde 22 Temmuz’da Türkiye, Rusya, Ukrayna ve Birleşmiş Milletler (BM) arasında dünyadaki olası bir gıda krizini önleyecek “Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi Belgesi” imzalandı.
Rus siyaset uzmanı Dugin’in kızına bombalı saldırı
Rusya’nın tanınmış siyaset uzmanı Aleksandr Dugin’in kızı Darya Dugina, 20 Ağustos’ta Moskova’da bulunduğu arabanın infilak etmesi sonucu hayatını kaybetti. Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), olayın arkasında Ukrayna özel servislerinin olduğunu tespit ettiklerini bildirdi.
Rusya’da kısmi seferberlik ilanı
Putin, 21 Eylül’de kısmi seferberlik ilan etti. Seferberlik yoluyla 300 bin Rus vatandaşı, Ukrayna’da savaşmak üzere askerlik hizmetine alınırken bazı kesimler ülkeyi terk etti.
Rusya ile Ukrayna arasındaki esir değişimi ve Türkiye’nin rolü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ve Zelenskiy ile yürüttüğü diplomasi trafiği sonucunda 22 Eylül’de Rusya ile Ukrayna arasında 200 savaş esirinin mübadelesinin yapıldığını bildirdi. En kapsamlı değişim, Türkiye’nin yürüttüğü diplomasi trafiğiyle gerçekleşti ve değişimler arttı.
Bu kapsamda, Putin’e yakınlığıyla bilinen Ukrayna ana muhalefet partisi lideri Viktor Medvedçuk da Rusya’ya teslim edildi.
Donbass, Zaporijya ve Kherson’da referandum
Donetsk, Lugansk, Zaporijya ve Kherson’da eylül sonunda Rusya’ya katılım için referandumlar yapıldı. Referandumlara katılanların çoğunluğu Rusya topraklarına katılıma “evet” dedi.
Referandumların hemen ardından 30 Eylül’de Putin, Ukrayna’nın Donetsk, Lugansk, Kherson ve Zaporijya bölgelerinin Rusya topraklarına katılmasına yönelik anlaşmaları imzaladı. Böylece Rusya, Kırım’dan sonra Ukrayna topraklarının yüzde 15’ini topraklarına katarak Azov Denizi’ne tamamen hakim oldu.
Zaporijya Nükleer Santrali’ndeki tehlike
Avrupa’nın en büyük nükleer santrali olan Zaporijya Nükleer Santrali’ni 4 Mart’ta Ruslar ele geçirdi.
Zaporijya’nın ilhakıyla birlikte Putin, imzaladığı kararnameyle santralin Rusya’ya ait olduğunu duyurdu. Santralin çevresinde sık sık topçu saldırıları yaşandı. Ukrayna ve Rusya, nükleer tehlike doğuran bu saldırılar konusunda birbirini suçlarken, Kiev rejiminin provokasyon için nükleer tesislere top atışları düzenlediğine inanılıyor.
Kerç Boğazı’ndaki Kırım Köprüsü’nde patlama
Rusya ile Kırım arasında yer alan köprüdeki kamyonda 8 Ekim’de meydana gelen patlama sonucu 3 kişi hayatını kaybetti ve köprüde büyük hasar meydana geldi. FSB, patlamayla ilgili 8 kişiyi gözaltına aldı.
Putin’in 2018’de resmi açılışını yaptığı ve “Kırım” ismiyle de anılan köprü, Kırım ile kara yolu bağlantısını sağlaması dolayısıyla Rusya için stratejik öneme sahip.
Sivastopol’da Rus donanmasına saldırı
Ukrayna’nın, Sivastopol’da 29 Ekim’de Rus donanmasına yönelik saldırı düzenlediği bildirildi.
Rusya, saldırıda zarar gören gemilerin tahıl anlaşması kapsamında oluşturulan koridorun güvenliğinin sağlanması sürecinde yer aldığını belirtti.
Doğal gaz boru hatlarına yönelik sabotajlar
Ekim ayında Avrupa’ya doğal gaz sağlayan Kuzey Akım 1 ve Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hatlarına yönelik sabotajlar sonunda sızıntıların meydana geldiği açıklandı. Sabotaj’ın arkasında ABD’nin olduğu iddia edilirken, Türkiye’ye gaz gönderilen TürkAkım boru hattına yönelik de sabotaj girişimleri önlendi.
Ukrayna’nın enerji altyapısına yönelik füze saldırıları
Kırım Köprüsü’ndeki patlamanın ardından Rusya, Ukrayna’daki füze saldırılarını arttırdı. Özellikle ülkenin enerji altyapısını hedef alan Rus ordusunun saldırılarının ardından ülke genelinde elektrik kesintileri başladı.
Rusya, Kherson’dan geri çekildi
Ukrayna, Avrupa ve ABD’nin silah desteğiyle 29 Ağustos’ta Kherson’u kurtarmak için karşı saldırı başlattığını duyurdu.
Referandum sonrası Rusya topraklarına katılan Kherson’daki vatandaşların büyük çoğunluğunu başka bölgelere tahliye eden Rusya, 9 Kasım’da Kherson şehrindeki savunma hattının Dnipro Nehri’nin sol yakasına çekileceği kararını açıkladı. Bu şekilde Rus askerleri, Kherson şehir merkezinden çekilmiş oldu.
Askeri uzmanlar, bu hamlenin birçok Rus askerinin hayatını kurtardığına dikkat çekerken, Ukrayna’nın o bölgedeki köprüleri bombalamaya çalıştığı bir dönemde nehrin diğer tarafında geçen Rus birliklerinin köprünün yıkılmasıyla askeri yardımlarda oluşabilecek zor durumdan kurtulduğunu vurguladı.
Polonya’daki füze krizi
NATO üyesi Polonya’ya 15 Kasım’da füze düşmesi, tüm dünyanın dikkatini buraya çekti. Polonya’nın Ukrayna sınırındaki Przewodow köyüne kaynağı bilinmeyen bir füzenin düştüğü ve 2 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.
Füzenin Rusya’ya ait olduğu iddia edildi. Rusya, suçlamaların kasıtlı provokasyon olduğunu duyurdu. NATO ve Pentagon da füzelerin Rusya’ya ait olduğunu teyit etmedi.
Füzenin Ukrayna güçleri tarafından bir Rus füzesini engellemek için ateşlendiği ortaya çıktı.
Tahıl anlaşması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın girişimiyle uzatıldı
Rusya, “Kırım Köprüsü ve Sivastopol deniz üssüne Ukrayna’nın saldırısını” gerekçe göstererek tahıl anlaşmasını askıya almak istedi ancak Erdoğan’ın girişimiyle sorun çözüldü ve 19 Kasım itibarıyla anlaşma 120 gün süreyle uzatıldı.
Türkiye’nin çabası uluslararası kamuoyunda övgüyle karşılandı.
Ukrayna limanlarından taşınan tahıl miktarı 14 milyon tonu geçti. Ayrıca Erdoğan ve Putin, fakir ülkelere gübre ve tahıl gönderilmesi konusunda anlaştı.
Rusya’nın iç bölgelerindeki askeri tesislere Ukrayna saldırısı
Ukrayna, 5 Aralık’ta Rusya’nın Ryazan bölgesindeki Dyagilevo ve Saratov bölgesindeki Engels askeri havaalanlarına İHA’larla saldırı girişiminde bulundu. Ertesi gün de Kursk kentinde bulunan askeri havaalanındaki petrol depolama tesisine İHA ile saldırı düzenlendi.
Yılbaşındaki saldırılar
Rus ordusu tarafından 2022’nin son günü gece başta Kiev olmak üzere Çernigiv, Sumi, Hmelnitski, Donetsk, Zaporijya, Mıkolayiv ve Herson’a hava ve füze saldırıları düzenlendi. Saldırılarda enerji alt yapıları hasar gördü. Rusya, “kendisine yönelik terör saldırılarında kullanılması planlanan” İHA’ların üretim yerlerini vurduklarını duyurdu. Moskova’da stratejik binaların çatılarına savunma sistemleri yerleştirildiği görüntüleri sosyal medyaya yansıdı.
Ukrayna ordusu da yılbaşında Donetsk bölgesinde Makeyevka yakınlarında Rus birliklerinin geçici konuşlandığı bir noktaya ABD yapımı HIMARS çoklu roketatar sistemiyle saldırdı. Ukrayna 400 Rus askerini öldürdüklerini öne sürerken, Rusya Savunma Bakanlığı 89 askerin saldırıda öldüğünü açıkladı.
Rusya, buna misilleme olarak Kramatorsk’a yaptıkları saldırıda 600’den fazla Ukrayna askerini öldürdüğünü iddia etti. Ukrayna, iddiayı yalanladı.
Noel dönemi Rusya geçici ateşkes ilan etti
Rusya, Ortodoksların Noel döneminde dini törenlere katılabilmesi için Ukrayna’ya ateşkes çağrısında bulundu. Putin, 6 Ocak saat 12.00’den itibaren 36 saatliğine uygulanması için tek taraflı geçici ateşkes ilan etti.
Ukrayna ise ateşkes için önce Rusya’nın ele geçirdiği bölgeleri terk etmesi gerektiğini bildirerek, ateşkesi dikkate almayarak Donetsk’e top saldırılarını sürdürdü.
Operasyonun başına Rus Genelkurmay Başkanı getirildi
Ocak ayı başında Rusya Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov, Ukrayna’daki özel askeri operasyondan sorumlu Müşterek Askeri Kuvvetlerin başına getirildi. Müşterek Askeri Kuvvetlerin önceki komutanı ve Hava-Uzay Kuvvetleri Komutanı Sergey Surovikin ile Kara Kuvvetleri Komutanı Oleg Salyukov ve Genelkurmay Başkan Yardımcısı Aleksey Kim de Gerasimov’un yardımcıları olarak atandı.
Bu değişimle birlikte Rusya’nın baharda Ukrayna’da yeni taarruz planları yaptığı değerlendirmeleri yapıldı. Bunun üzerine Ukrayna, Batı’dan tank ve uzun menzilli silah destek talebini artırdı.
Savaşta ölü sayısı net değil
Eylülde Ukrayna’daki savaşta 5 bin 937 Rus askerinin öldüğünü duyuran Rusya, bu hususta hala yeni bir bilgi açıklamadı.
Rus yetkililer, savaş boyunca 61 binin üzerinde Ukrayna askerinin öldüğünü ileri sürerken, Ukrayna da ölen Rus askerlerinin sayısının 145 bini geçtiğini iddia ediyor. Ancak her iki taraf da kendi kayıplarına ilişkin net ve yeni bir açıklama yapmadı.
Savaştaki sivil kayıplara ilişkin her iki taraf da net rakam veremiyor.
BM’ye göre Ukraynalı mülteci sayısı yaklaşık 8 milyon
BM verilerine göre, Ukrayna’dan yaklaşık 8 milyon kişi komşu ve Avrupa ülkelerine geçti.
BM’ye bağlı Uluslararası Göç Örgütüne göre, ülke içerisinde yerinden edilen kişilerin sayısı ise 7,1 milyon.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliğine göre ise savaşta 24 Şubat’tan bu yana en az 8 bin 6 sivil yaşamını yitirdi, 13 bin 287 sivil yaralandı.
Ateşkes müzakereleri kesildi
Savaş devam ederken Rusya ve Ukrayna heyetleri, ateşkes sağlanması için 3’ü Belarus, biri Türkiye’de olmak üzere 4 defa yüz yüze müzakere yaptı.
Belarus’ta her iki taraf sadece çatışma bölgelerinden sivillerin tahliyesi için insani yardım koridorları konusunda anlaşabildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın arabuluculuk girişimlerinin neticesi olarak İstanbul’da 29 Mart’ta yapılan müzakereler sonucunda Ukrayna tarafı, Rus tarafına gelecekteki olası yazılı anlaşmanın ilkelerini teslim etti, anlaşmaya çok yaklaşıldı.
Ancak Buça’daki iddialardan sonra görüşmeler Kiev rejimi tarafından kesildi. 17 Mayıs’ta Ukrayna tarafı, ülkedeki durumun çok değiştiğini ve Rusya ile müzakereleri askıya aldıklarını duyurdu.
Türkiye’nin arabulucu olarak barışı sağlama yönündeki bu ve bundan sonraki çabaları, dünya kamuoyunda takdirle karşılandı.
Batı, savaş nedeniyle Rusya’ya yaptırımlar uygulamaya başladı
Savaşın siyasi ve sosyal etkileriyle birlikte ekonomik alanda alınan Rusya’ya yönelik yaptırım kararları, tüm dünyada doğrudan veya dolaylı olarak etkisini gösterdi.
Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler, ABD ve diğer Batılı ülkeler, Ukrayna’ya askeri müdahalede bulunan Rusya’ya karşı finans, enerji, ulaşım, ihracatın kontrolü ve finansmanı ile vize politikası gibi çeşitli alanlarda yeni yaptırımlar belirledi.
AB, askeri operasyon boyunca Rusya’ya karşı 9 yaptırım paketi kabul ederek, 1386 kişi ve 171 kuruluşa yaptırım kararı aldı.
Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısıyla pek çok sektörde dünyada önde gelen 1000’in üzerindeki uluslararası şirket, boykot amacıyla Rusya’yı terk etti veya faaliyetlerini kısıtladı.
AB, Rus petrol ve doğal gazına yönelik tavan fiyat uygulaması kararı aldı, karara bazı diğer Batı ülkeleri de katıldı. Rusya da bu kararlara karşı yaptırımlarla cevap verdi.
Rus Silahlı Kuvvetleri açısından bir yılın değerlendirmesi
Bir yıldır süren askeri operasyonun Rus ordusu için kolay olmadığından hemfikir olan Rus uzmanlar, askeri operasyondaki bir yılı değerlendirdi.
Çatışma alanındaki taktiklerin doğasının birçok kez değiştiğine vurgu yapan Rus askeri uzmanları, ordunun geçmiş olaylardan ne gibi dersler çıkardığını ve başka nelerin üzerinde çalışılması gerektiğini Moskovskiy Komsomolets gazetesine anlattı.
Askeri uzman Yury Knutov, Rus ordusunun Ukrayna’da operasyonun başında kullandığı taktikleri birçok yönden değiştirdiğine dikkat çekerken, “Bazı uygulamalardan vazgeçilmesi gerekiyordu. Birliklerimiz tarafından şu anda kullanılmakta olan taktikler, daha çok düşmanı yıpratmayı amaçlayan askeri operasyonlardır” diye konuştu.
Askeri operasyonun temel görevinin Ukrayna’yı askerden arındırmak olduğuna değinen uzman, “Gerçekten de yazın sonunda ve sonbaharın başında bu görevi tamamladık. Ukrayna ordusunun askeri teçhizatının ve silahlarının yüzde 95’e kadarını fiziksel olarak imha ettik. Ancak sonra eski Varşova Paktı’nın Sovyet askeri teçhizatı savaş alanına tedarik edildi. Polonya, Çekya, Slovakya, Baltık ülkeleri ve diğer NATO ülkelerinin depolarındaki teçhizatlar Ukrayna’ya teslim edildi. Bunları da imha ettik. Ancak şimdi durum farklı”dedi.
Knutov, Ukrayna’nın sahip olduğu askeri teçhizatı neredeyse tamamen imha eden Rusya’nın şimdi ise NATO’nun tedarik ettiği silahları imha etmeye başladığını söylerken, “ Bu durumu NATO’nun silahsızlandırılması olarak da görebiliriz. Fakat gelen tedariklerin çok büyük olduğu kabul edilmelidir ve bu ekipmanı imha etmek o kadar kolay olmayacaktır” ifadelerini kullandı.
Bir yıldır süren askeri operasyonlarda Ukrayna ordusunun kayıplarının Avrupa Birliği yetkililerine göre 100 bin kişiye, ABD’li uzmanlara göre ise 250 bin kişiye ulaştığı iddia edilirken, Rus askeri uzmanlara göre ise gerçekçi bir rakamın 170 bin ila 180 bin civarında olduğuna inanılıyor.
Knutov, “Her halükarda, bu sayı Ukrayna Silahlı Kuvvetleri için feci insan gücü kaybıdır” diye konuşurken, bir diğer askeri uzman Stanislav Krapivnik, Rus Silahlı Kuvvetleri için skeri operasyondaki en olumlu tarafın süreçte yapılan hatalardan ders çıkarımı olduğunun altını çizdi.
Uzman, “NATO ile olası tam ölçekli bir savaş sırasında yapabileceğimiz hataları askeri operasyon sırasında yaparak büyük dersler aldık. Her şeyi düzeltmek ve değiştirmek için zamanımız vardı. Bu güncellemeler halen sürüyor” diye konuştu.
Rusya’nın hatalarından birinin kısmi askeri seferberlik ilanında ortaya çıktığını vurgulayan Krapivnik, Silahlı Kuvvetlerde birçok sorun olduğunun ortaya çıktığını 80 yıldır tam kapsamlı askeri operasyonlar yapmayan Silahlı Kuvvetlerin altından kalkmayı beceremediği bürokratik ve hukuksal konularda Rusya Başsavcılığı’nın devreye girerek kötü işleyen bürokratik makineyi hareket ettirdiğini söyledi.
Ayrıca ordudaki silahlanma sürecinin daha hızlı ilerlediğine dikkat çeken uzman, durmadan çalışan savunma sanayinin üretimde seferberlik ilan ettiğini, halihazırda tüm NATO ülkelerinin toplamından daha fazla mermi ve hava savunma sistemi için roket ürettiğini hatırlattı.
“Bir diğer büyük artı, askerlerimizin gerçek bir savaş deneyimi kazanmasıdır” diyen Krapivnik, Silahlı Kuvvetlere ait birliklerin birçoğunun sadece adapte olmakla kalmadığını gerçek profesyonel haline geldiğini aktardı.
Bir diğer askeri uzman Aleksey Leonkov, gazeteye yaptığı açıklamasında, Rus ordusunun en son yalnızca Afgan savaşı veya Suriye’deki operasyon gibi yerel çatışmalar sırasında savaş deneyimine sahip olduğuna vurgu yaparken, “Ancak bu savaş deneyimleri hiçbir zaman ordunun tüm birliklerini bu yılki kadar etkilemedi. Gerçek savaş deneyimi her zaman eğitim alanlarındaki savaş eğitiminden daha iyidir” dedi.
Askeri operasyonun başlangıcının Rus Silahlı Kuvvetler için çok zor olduğunu itiraf eden Leonkov, ancak yaz aylarıyla birlikte taktik ve stratejisini yeniden inşa etmeyi başaran ordunun eylül ayındaki kısmi askeri seferberlik yoluyla da gücünü artırdığını ifade etti.
Leonkov, son bir yılda Rus ordusunun geçirdiği en zor iki sınavın askeri operasyonun başlangıcı ve son 80 yılda ilk kez ilan edilen seferberlik olduğuna inanıyor.
En büyük eksiklik İHA oldu
Ancak Rus ordusunun bazı askeri faaliyetlere hazır olmadığını da gösterdiğini belirten uzman “”Örneğin, havadan keşif. Düşük miktarda sahip olduğumuz insansız hava araçlarına (İHA) güvenerek, Ukrayna’nın entegre hava savunma sisteminin İHA’ları imha edeceğini, İHA’ların yüzlerce değil binlerce ikmal edilmesi gereken sarf malzemeleri haline geleceğini beklemiyorduk” ifadelerini kullandı.
Sivil kullanım için üretilen drone ve benzeri İHA’ların daha önce Silahlı Kuvvetler tarafından sipariş verilmediğine dikkat çeken uzman, ancak şehir savaşlarında ve temas hattında kullanılan küçük keşif drone’ların büyük önem taşıdığının anlaşıldığını sözlerine ekledi.
“Savunma sektörümüz bu tür drone’larla ilgilenmedi” diyen uzman, Rus ordusunun aynı zamanda gece gündüz keskin nişancı çalışması için de termal kamera sıkıntısı yaşadığının altını çizdi.